Kötülük etmeden pişman olmanın en iyi şekli, iyilik etmektir. bretonne
EyLüL iLe DaMaRıN KaLBi
EyLüL iLe DaMaRıN KaLBi

SESSİZLİĞİN İÇİNDE KALAN ÇIĞLIK

Yorum

SESSİZLİĞİN İÇİNDE KALAN ÇIĞLIK

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

13

Okunma

SESSİZLİĞİN İÇİNDE KALAN ÇIĞLIK

O gün gökyüzü bile başka renkteydi sanki…
rüzgâr daha ağır esiyordu,
hava daha soğuktu,
dünya bana yabancı bir yer gibi görünüyordu.

çünkü bir anne için en zor an,
evladının adını duymadan
nefes almaya çalıştığı o ilk andır.
ben de o andan beri
nefes alıyorum ama yaşamıyorum.
çünkü seni toprağa verdiğim gün,
kalbimin yarısını orada bıraktım.

kimse anlamıyor, kimse bilemiyor…
çünkü bu acının bir dili yok,
bir şekli yok,
bir tarifi yok.
bu acı sadece yaşayanın kalbine çöker,
dışarıdan görünmez ama içeride dünyaları yıkar.

gecenin en sessiz saatlerinde
adını fısıldıyorum karanlığa,
belki duyarsın diye…
bir annenin en derin duası,
kayıp evladına sesinin ulaşmasıdır çünkü.
bazen bir fotoğrafa bakıyorum,
yüzün gülüyor, benim dünyam ağlıyor.
gözlerin ışık saçıyor, benim içimde gece var.
nasıl bir tezat bu?
bir evladın yokluğu,
annenin ömrüne çökmüş bir gölge gibi.

herkes “zamanla geçer” diyor…
bilseler keşke:
anne acısı geçmez,
sadece sessizleşir.
gözyaşın kurur belki,
ama içindeki sızı hiç susmaz.
ben seni her yerde arıyorum.
bir rüzgârda,
bir kokuda,
bir gökyüzü çizgisinde…
ama bulduğum tek şey
sana duyduğum özlemin derinliği.

bazen kendime kızıyorum,
“neden güldün?” diyorum,
“neden bir anlığına unutmuş gibi oldun?”
sonra anlıyorum ki,
sen beni yukarıdan izlerken
benim mahvolmamı istemezdin.
ama yine de içimin bir yanı
hep kanıyor, hep eksik…
çünkü anne olmak tamamlanmaktı,
evladını kaybetmek ise
insanı ömür boyu yarım bırakıyor.

ve ben yarım yaşarken bile
sana tam bir sevgi taşıyorum.
toprak seni benden aldı ama
yüreğim bırakmadı,
bırakamadı,
bırakmayacak.

bazen düşünüyorum da…
dünya nasıl oluyor da dönmeye devam ediyor?
bir çocuğun nefesi kesildiğinde
annesinin nefesi de yarım kalmıyor mu?
gök gürlemeli,
yer yarılmalı,
zaman durmalı gibi geliyor bana…
ama hiçbir şey olmuyor.
sadece benim içimde fırtına var,
sadece benim içimde dünya altüst.

insan evladını kaybettiğinde
bir daha eskisi gibi yürüyemezmiş,
ben anladım.
adımlarım ağır,
omuzlarım düşük,
sanki görünmez bir yük taşıyorum.
kimse görmüyor, kimse fark etmiyor,
ama ben her adımda o yükün ağırlığıyla eziliyorum.

gündüzleri herkes gibi davranıyorum belki,
ama geceleri…
geceler bambaşka bir dünya.
bir annenin acısı gece ortaya çıkıyor,
sessizliğin içinde büyüyor,
pencereden içeri giren rüzgâr bile
yüreğimi üşütüyor.

bazen bir ses duyuyorum sandığımdan,
ayak sesi gibi…
bazen kapı hafifçe sallanıyor,
“geldin mi kuzum?” diye doğruluyorum.
ama sonra gerçek yüzüme çarpıyor:
gelmeyeceksin.
beklediğim o ses
sadece kalbimin bana oynadığı bir oyun.
bir annenin umudu da acısı da
aynı yerden doğuyor işte:
evladından.

her gün fotoğraflarına bakıyorum.
gülüşün donmuş kalmış o karelerde,
zaman seni orada saklamış;
oysa benim içimde zaman seni alıp götürdü.
ne acı bir çelişki…
bir yanda hiç büyümeyen o görüntü,
diğer yanda sensiz büyüyen acım.

“güçlü ol” diyorlar…
bilmiyorlar ki
ben güçlü olduğum için değil,
çaresiz olduğum için ayaktayım.
çünkü yıkılınca seni daha çok özlüyorum,
daha çok acıyor,
daha çok yanıyor içim.

ama yine de sana söz veriyorum:
gözyaşımın her damlasında
adın var.
yüreğimin her boşluğunda
nefesin.
her sabah doğarken,
her gece çökerken
seni taşıyorum.
hem de öyle bir taşıyorum ki,
hiç kimse alamaz,
zaman silemez,
ölüm bile ayıramaz.
çünkü sen benim evladımsın…
ve bir annenin evladına olan sevgisi
toprağın altından bile yükseğe uzanır.

ve şimdi, bütün bu sessizliğin içinde anlıyorum ki…
bir anne için “bitti” diye bir yer yok.
acının sonu yok, hasretin dibi yok,
özlemin hafiflediği tek bir an bile yok.
senin yokluğun,
her sabaha aynı boşlukla uyanmak demek.
her gece aynı karanlığa gömülmek,
aynı soruyu içimde bin kere duymak demek:
“neden sen?”

cevabını hiçbir zaman alamayacağım.
çünkü bazı sorular gökyüzüne sorulur
ama cevap hep toprağın sessizliğinde kalır.
yine de bilmeni isterim evladım…
sen gittiğin gün ben de eski halimle öldüm.
ama bedenim hayatta kaldı
sırf adını yaşatmak için,
sırf senin hatıran bende sönmesin diye.

ben artık iki dünya arasında yaşayan bir anneyim:
bir ayağım bu hayatta,
bir ayağım senin yanında.
ve o gün gelene kadar
her nefesimi sana sayıyorum.
çünkü sen benim eksik yanım,
kayıp nefesim,
yüreğimde açılmış en derin yaramsın.
ama aynı zamanda
ömrümün en büyük sevgisi,
en temiz hatırası,
en çok sahip çıktığım emanetsin.

bir gün…
bu acının bitmediği, zamanın iyileştirmediği bu yol
beni de senin yanına çıkarır.
ve işte o gün
hiç ağlamadığım kadar gülümserim belki.
çünkü o kavuşma
bu dünya acısının tek ilacı olacak.
ama o ana kadar…
sensizliğinle yanmaya,
seninle yaşamaya devam edeceğim.
çünkü bir anne, evladını kaybettiğinde ölmez…
ama kalbi bir daha hiçbir zaman tam atmaz.

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
Sessizliğin içinde kalan çığlık Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Sessizliğin içinde kalan çığlık şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SESSİZLİĞİN İÇİNDE KALAN ÇIĞLIK şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL