1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
147
Okunma

Bir zamanlar, çok da uzak olmayan bir diyarda
Haramiler Ülkesi diye bir memleket varmış.
Dağları yüksek, bayrağı yüce,
Ama cüzdanları hep yokuş aşağı kayarmış...
Halkı iyi, kalbi temizmiş;
Yalnız bir kusurları varmış:
Her bayrak sallayana “kahraman,”
Her masal anlatana “bilge” dermiş...
Ve işte masal burada başlarmış…
Bayrak gökte dalgalanırmış,
Cüzdan yerde sürünürmüş.
Harami çetesi kürsüye çıkınca
Bir büyü olurmuş insanlarda ,
Her cümle kutsallaşır,
Her yalan altın çerçeveye konurmuş...
“Vatan, millet, iman!” diye
Naralar atarlarmış geceler boyu,
Ama sabah olunca
Yoksulun evinden ekmek göçermiş...
Harami reislerinden biri,
Altın işlemeli kürküyle kürsüye çıkıp:
“Biz gidersek tavan çöker!” dermiş.
Oysa o konuşurken bile
Zaten çöker dururmuş insanların umutları,
Kimse fark etmezmiş...
Cüzdan hafifledikçe hafiflermiş,
Ama vicdanlar ağırlaşmazmış hiç.
Çünkü Haramiler Ülkesinde
En büyük günah, hırsızlığı görmekmiş,
Cami avlusunda biri derin bir ah çeker,
“Bu kadar zam, bu kadar yük niyedir?” diye.
Cevap hazır:
“Sus! Sen bayrağı mı sorguluyorsun yoksa?”
Bayrağı çok severmiş halk,
Hatta bazen öyle severmiş ki,
Cüzdanını kime verdiğini görmezmiş...
Bir gün bir dede ile torunu konuşurken
Torun sorarmış:
“Dede, bu ülkenin masalı neden hep aynı?”
Dede gözlerini bayrağa diker:
“Evlat,” der, “Haramiler Ülkesinde
Bayrak hep haklıdır,
Cüzdan hep suçlu.”
Ve masal devam edermiş…
Harami çetesi her seçimde tövbe eder,
Sonra yine aynı kuyudan su içer,
Aynı karanlıkta kaybolurmuş.
Her tövbeleri bir öncekiyle
Aynı masalın başka bir perdesiymiş meğer...
Bayrak yüceliklerle anlatılırmış,
Cüzdan sessizliğin en dip köşesine mahkûm.
Bir el bayrağı sallarken
Arkadaki eli başka ceplere dalarmış.
Halk bunu görürmüş elbet,
Ama masalda şöyle yazarmış:
“Kahramanların elleri sorgulanmazmış"...
Günlerden bir gün
Küçük bir çocuk çıkmış meydana.
“Dedeler, amcalar, nineler!” demiş,
“Neden her şey masal, ama bizim hayatımız değil?”
Herkes susmuş,
Bir tek cüzdan konuşmuş:
“Hep beni susturdunuz,
Benim yüzümden aç kaldınız,
Ama suç hep bana yazıldı.”
Gök kararmış,
Bayrak gökte gururla dalgalanmış,
Cüzdanlar ceplerde titrer dururmuş.
Harami çetesi ise
Kutsal sözlere sarınarak
Milleti uyutmaya devam edermiş.
Ve masal şöyle biter diye yazarmış kitaplar:
“Ey Haramiler Ülkesinin güzel insanı,
Bir gün gelir de uyanırsan bu büyüden,
Bil ki bayrağın yeri göklerdir,
Cüzdanın yeri senin cebindir,
Bunu anladığın gün kaderin değişir...
Erol Kekeç/22.11.2025/Namazgah/İST
Not: Şiir bir Hayal ülkesini anlatmaktadır. Reel bir durum ve müşahhas kişilere yönelik değildir.
5.0
100% (2)