5
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
329
Okunma
Varlığın kudretine eğilmiş bir gönlün sessizliğinde.
Usulca duyuyorum seni ağrıyan yerlerimin gürültüsünde
Her sızım adını anmakla hafifliyor biraz,
Her nefes, sana varmayan yolların külfetiyle yanıyor.
Andıkça seni, aşka aç aşka davetli
Bir yol bulup yürüyorum senin patikalarına
Gönlüm senin izine düşmüş bir derviş misali
Her adımımda biraz daha eriyor benliğim
Her nefesimde boğuluyorum
Andıkça seni, aşka aç aşka davetli
Hatırımda izlerin bir suyun çiçeğe varması gibi
Zaman sıyırıyor ilkel düşlerimin eksikliğini
Senin araya girdiğin öpmelerin de titreyen gökyüzüyle bir olup
Dalıp gidiyorum yağmalarına usul usul
Daldığın mahrem rüyaların kıyısında ben
Bir avuç niyazla dokunuyorum gecelerine
Her yıldız bir secde gibi düşüyor gönlüme.
Sensizliğin eşiğinde duruyorum,
Ama bilirim sensiz bile Sen’le doludur bu kalp
Ah rüyalar dokunduğum siyahın can evi
Senden kopan ne varsa hüznün ilmeği olur bana
Cazibesini terk ettiğim diyarlardan sen diye çıkıyorum
Gölgemi uzatıyorum senin dallarının kollarına
Sessizliğini duyuyorum uzattığın gölgenin nişanesinde
Avuçlarından dökülecek hüznünü arar gözlerim
Siyahına vurgunum ben, beyazını istemem
Ey varlığıma düşen en ince ışık,
Yokluğun bile anlam bulur bende.
Anlam bulur bende sızısı düşmüş aşkının payesi
İçimi döktüm topraklarının mevsim geçişlerine
Ararken seni kayboldum aynalarda
Ey aşk beni de sildin mi varlığımdan
Sen varsın;
Ve ben varlığında yok olmanın lezzetini yaşayan bir seyyahım..
Dolandım durdum yıllarca senin dağında, ovanda, çölünde
Kaybolup durmuşum en son yörüngende
Oturdum sofrana aşka aç aşka davetli
Ey vuslatı uzak sandığım Yakın!
Ey suskunluğumun diline sızan Ses!
Beni yine çağır
Oturdum sofrana aşka aç aşka davetli
Zira döne döne yine Sana dönmek,
Yolum da, vuslatım da Sensin…
Adın geçti
Ve susuyorum...
"aynı sofradan aşka baktık aziz bir ruhla..."
5.0
100% (9)