3
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
152
Okunma
Her halkın kalbinde, toprağa düşmüş ama kök salmış birkaç isim vardır.
Benim kalbimde de onlar var…
Üç Fidan!
Onlar ki; bir çağın vicdanı, bir neslin direniş nefesidir.
Bu şiir, o üç kökün —Deniz’in, Yusuf’un, Hüseyin’in— hikâyesidir.
Benim için “Üç Fidan” yalnızca bir şiir değil;
adaletin, özgürlüğün ve insan onurunun hâlâ var olduğuna duyduğum inancın şiiridir.
Her dize, darağacının utancına karşı söylenmiş bir söz;
her imge, içimde gökyüzüne uzanan bir dal gibidir.
Bu dizeleri yazarken, üç fidanın hikâyesini bugüne taşımak ve kalplerinize şu soruyu bırakımak istedim:
’Biz de onlar gibi hâlâ baharı savunuyor muyuz?’
Ben bu şiiri, darağacının ihanetine değil,
gülüşlerin direncine yazdım.
Baharda yeniden filizlenen üç fidanın,
toprağa kök salmış inadını duydum içimde.
Deniz’in denizlere karışan cesaretini,
Yusuf’un dağlarda yankılanan sesini,
Hüseyin’in toprağa kök salan inancını hissettim tüm kalbimle.
Sevdim, okşadım başlarını bir bir,
inandım yeminlerine…
Bu şiir, yalnızca geçmişin bir ağıdı değil;
adaletle, özgürlükle ve insan onuruyla beslenen, sesini hiç kısmadan, bu uğurda gözlerini kırpmadan solan gençlere minnetimdir.
Her dize bir çağrıdır.
Çünkü unutmayalım ki:
Geçmişi unutan bir halk, baharı da unutur.
ÜÇ FİDAN
Baharda tomurcuk, dalında fidan,
Üç yürek, üç ateş, umutla yanan.
Deniz’le dalgalar özgürlük taşan,
Yusuf’la dağlarda hürriyet aşan.
Hüseyin bir çınar, kökü toprakta,
Zulme karşı dimdik, inanç sıcakta.
Üç fidan birleşir, mavi kucakta,
Halkın sevdasıdır her bir dâvî.
Zincir vurdular, elleri bağlı,
Ama ruhları özgür, yürekler dağlı.
İdam sehpasında gülüşleri vardı,
Bir devrim türküsü dillerde kaldı.
Ey üç fidan, siz baharın dalı,
Kök saldınız kalplere, umutla bağlı.
Türkiye’nin göğsünde yankılanır isminiz,
Sözünüz sözümüzdür, iziniz izimiz.
Özgürlük uğruna hiçbir gün susmayacak sesimiz!
5.0
100% (4)