0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
82
Okunma
Zincirlerime çarpan bir rüzgâr vardı,
Karanlığı yaran ince bir ışık,
Gökyüzü seslendi, “kalk, artık yürü” dedi,
Dizlerim titredi ama kalbim atıktı,
Yolumu açtı kendi içimdeki fırtına.
Toprağa düşen her gözyaşı kurudu,
Yerine filizlendi yeni bir umut,
Karanlıkta boğulmuş sözler çözülüp
Dudaklarımdan yükseldi isyan gibi,
Gökyüzü alkışladı cesaretimi.
Yıllarca taşınmış yorgun zincirler
Birer birer pas tuttu avuçlarımda,
Çözüldü kördüğüm, kırıldı kilitler,
Gecemin içinden doğdu bir sabah,
Kendi ışığımdan yeniden doğdum.
Kuşlar kadar hafifti artık adımlarım,
Uçurumlar bile dosttu yolumda,
Korkularım çözüldü, sustu gölgeler,
Benliğimde yankılandı tek bir ses:
“Sen, kendinsin; sen, bütünsün artık.”
Ve anladım özgürlük bir kapı değil,
Bir kilidin ardından açılmaz bana,
İçimde büyüyen sonsuz bir nehir,
Kendi kaynağını bulan bir hayat gibi,
Benimle doğar, benimle çoğalır.
5.0
100% (2)