16
Yorum
48
Beğeni
0,0
Puan
1147
Okunma

"Biz Heybeli’de her gece mehtaba çıkardık
Sandallarımız neşe dolar zevke dalardık"
Biz Heybeli’de hiç mehtaba çıkmadık Abbas’la
Üstelik bizim hiç sandalımızda olmadı…
Biz Ankara’da her gece
Benim doğan görünümlü şahinle giderdik piizlenmeye
Saçlarımızı limonla parlatır, jilet gibi ütülü lacileri giyer
Düğüne gider gibi giderdik
Çünkü Rakıya saygımız
İnsana dair kaygımız vardı
Şehirli bir Ankara beyefendisiydi Abbas
Amma… Bir köy türküsü duymayı görsün
Bağlamanın tınısına kulak kesilir “İşte bu türküye içilir” der
Türkü bitmeden bitirmezdi kadehini
Birkaç üniversite bitirmişti ama noter katipliğinden zar zor emekli olmuştu
Pek öyle küfür bilmezdi de, küfretti mi öyle kibar küfrederdi ki
Katıla katıla gülesiniz gelirdi
Beyefendi olmasına beyefendiydi de
Tersi pisti Abbas’ın
Bir öfkelenmeyi görsün, mavzer olur patlardı
Sesi gök gürültüsü gibi gürleyip, bakanın içini üşütse de
Zemheri bakışları
İri kıyım ellerinde ölçüsüz bir şefkat
Gri saçlarında sonsuz bir merhamet saklıydı
Teselli otağım, dert ortağımdı
Bu kavanoz dipli dünyada beni can kulağıyla dinleyen ve
Dinlerken benimle dertlenip, benimle sevinen tek canlı
Abbas’tı…
İçmek için illa bir neden bulurdu
Bazen kuşlara içerdik, bazen oltanın ucunda ki balığa
Bazen de aşka…
Bir eşini birde çocukları çok severdi
Sevmek az gelir çocuklar için ölürdü
Gel gör ki hiç çocuğu olmadı Abbas’ın
Yetimhaneden çocuk almak istedi, o da olmadı
“Kendimden çok, eşim için istiyorum çocuğu
Ben baba olmadım bari o ana olsun” derdi
Anka soylu kuşlar uçardı göğünde
Ağlayan bir çocuk görse, anne babasına nazikçe çıkışır
“El kadar bebelere zulüm etmeyin” derdi
Hele birde çocuk ölümlerini duydu mu
Sırtından vurulmuş bir rüzgar gibi acıyla inlerdi
Eşi öldüğünde…
Koca bir mahalle üstüne çullansa yıkılmayan Abbas y ı k ı l d ı
İlk o zaman fark ettim gözlerindeki ölüm özlemini
O günden sonra, yine birlikte içelim
Acısını bir nebze hafifletelim diye kaç defa gittim yanına
Nafile…
Bir daha ne içti nede konuştu Abbas
Sürekli “yapamam, ben onsuz yapamam” diyordu
Y a p a m a d ı d a…
Birkaç gün sonra, çocuklardan aldım ölüm haberini
İnanamadım…
Şaka yapıyorlar dedim
Tabutunu omuzladığımda bile yanımda yürüyecek sandım
Daha doğrusu
Ben Abbas’a ölümü hiç yakıştıramadım
Ah Abbas
Öldüğün gün beni de gömdüler toprağa
Söyle…
Hangimiz ölü
Hangimiz diri şimdi…