1
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
409
Okunma

Kahvaltı bitti, kalkalım artık!
Hafta ortası, oyalanmayalım…
Uzun uzun bakmak yok ötelere,
İlle başkalarının da gördüğü şeyler görmelisin.
Zihninden geçenler uçuşmamalı öyle gönlünce;
Yumuşatan gölgelerle okşayarak gerçeği,
Sevimleştirmemeli.
Dimdik durmalısın çünkü,
Dışarıdaki o çok gerçek yerde…
Kahvaltıda çayını yudumlar gibi
Keyifle yudumlamalısın
O çok sert içeceği…
Çok fena çarpan
Ama sarhoş eden değil kesinlikle,
Aksine kendine getiren seni…
“Kendim mi?!” deme öyle alaylı alaylı,
“Herkes olmak mı kendim olmak,
Kaybolmak mı yani?!”
İşte tam da o demek ya hayat zaten!..
O yüzden “çok da oyalanma kahvaltıda” demedim mi;
Yumuşatma gerçeği!
Köşelere çarparsın sonra,
Zihnindeki bulutsu dünyada sanıp kendini…
Herkes gibi sen de ertelemelisin
O bulutların arasında gezinmeyi özgürce…
Onlar gibi o kılıfı geçirip üzerine tüm gün,
Bir sırrı paylaşır gibi
‘Herkesleş’melisin.
Yoksa hep o sofrayı özler durursun…
Bardakta kalan o çayı;
Buharını savura savura
Sislere bürüyen gerçeği…
Onun sıcağını ararsın hep,
Ana kucağını…
Bir adım bile atamazsın dışarı!
5.0
100% (4)