Sessiz ÇığlıklarŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bu şiir, çiftçilerin yaşadığı çaresizliği ve bu çaresizliğin yankılanmadan kalışını duygusal bir şekilde ele alıyor. Her bölüm, bir yandan umut ve emeklerin karşılıksız kalışını, diğer yandan yönetimin ilgisizliğini ve toplumun duyarsızlığını vurguluyor.
Gecenin karanlığında, tarlalar sessiz ve derin,
Ama içimdeki çığlıklar, gökyüzüne değin, Bir yanda ekinler, bir yanda hayaller, Kimseye duyuramadım, boşuna mı bu sesiz yakarışlar; Traktörler yollarda, öfkeyle sürüldü, Boş vaatler duyulurken, umutsuzluk büyüdü. Tarlalar çürürken, gözlerim doldu, Yöneticiler görmez, kulaklar sağır oldu; Vergilerle boğulduk, yaşam zorlaştı, Ses etmeden bekledik, sabır taşlaştı, Şimdi umut kırık, sabır taştı, Sessiz çığlıklar, gökyüzünde yankılandı; Yorgun ellerle toprağa ektik umudu, Ama karşılık bulmadı, emek dolu çabalar, Ne bir ses, ne de bir el uzandı, Toprakta soldu, yeşermeyen hayaller; Her gece yastığım, düşüncelerle dolu, Gözlerim uykusuz, kalbim kırgın ve solgun, Tarlalar bekler, mahsuller dalında kaldı, Çığlıklarım duyulmadı, sessizliğe çarptı; Yollar kapandı, isyanlar yükseldi, Ama karşılık yok, sadece sessizlik büyüdü, Kırık dökük umutlar, ekinlerle soldu, Yönetenlerin gözünde, hiçbir şey değişmedi; Sabahın serinliğinde, tarlalarla dertleştim, Ama yine de duymadılar, sessiz çığlıklarımı, Yöneticiler uzak, dertlerimiz onlara yabancı, Bu dertler, içimde derin bir yara bıraktı; Günler geçti, mevsimler değişti, Ama değişmeyen tek şey, bu acı gerçeklerdi, Tarlalar yine bomboş, umutlar tükenmiş, Çığlıklarım hala sessiz, yankısız kalmış, Gece yıldızları seyrederken, düşündüm, Bu acılar neden kimseye ulaşmadı? Toprak bağırır, gök yankılanır, Ama yürekler sağır, gözler kör kalır, Tüm dünya uykuda, ben yalnız, Uyanık beklerim, bir umut kırıntısı, Ama gece uzun, sabah gecikir, Sessiz çığlıklar, karanlığa hapsolur; Ekinler dalında çürüdü, umutlar gibi, Ama duyulmuyor, bu feryat dolu sesler, Yöneticiler sessiz, kulaklar tıkalı, Bu çığlıklar, sadece boşlukta yankılanır; Gün doğar, ama umut karanlıkta kalır, Gözlerim hüzün dolu, kalbim kırık, Tarlalar sessiz, umutlar solgun, Bu çaresizliğin içinde, ben kaldım sessiz; Ay ışığında tarlalar, bir zamanlar bereketliydi, Ama şimdi boş, suskun, dilsiz kaldı, Gözlerim yaşlı, yüreğim yanar, Sessiz çığlıklar içimde, yüreğim tarumar; Her yeni gün, bir umut doğar, Ama gün bitmeden, o umut solar, Yönetim uzak, dertlerimizi kim sorar, Bu çığlıklar, sadece içimde yankı bulur; Son bir umut, son bir çaba kaldı, Ama kim duyar, kim görür bu halimizi? Gözlerim yaşlı, yüreğim yanar, Sessiz çığlıklar, yine yankısız kaldı; Bahadır Hataylı/30.08.2024/03.30/Sancaktepe/İST 30 Ağustos Zafer Bayramını Kutluyorum ve bu acı günlerin zaferlerle sonuçlanması dileğim... |