0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
131
Okunma
Papatyam!
Nasılda habersiz salınıp geçti günler
Zaman tükendi çaresiz kaldık şimdi
Doyumsuz geceye öpüşler bıraktık
Yaz akşamlarında yıldızlar serpiştirdik
Mehtabı sakladım gül endamına
Taç yaptım şafaklarda yakamozun nazına
Buğulu gözlerine sevinçler ektim
Dupduru aşkın ateşinde güneşe serildik
Aşk dolu dudaklarında elif elif esildik
Meltemlerde biz ne çok tatlar yaşadık
Elin elimde iken bir bahar sabahı
Sırılsıklam isyanlardaydı aşkımız
Yılların özlemleri birikmişti bedenlerimizde
Yanan dağ misali patlamıştı yalnızlıklar
Ne sen, ne de ben doyumsuz sevdanın coşkusunda
Asi sarsılışlarda yakmıştık sonbaharları
Kışların karında erimiştik
Kırılgan düşlerin umutsuzluğunda yeşermişti sevgimiz
Sarhoşluğunda sevişmiştik
Tırpan yemiş başakların küskünlüğünde
Cehennem ateşinde kalan yüreğimiz
Geçen günlerimize yâd edilerek
Bırakılan hatıraların acıları nasıl sarılacak?
Yağmur bulutları çıkınca
Kan revan gönlün feryatları nasıl dinecek?
Ağlıyorum gidişlerin dönülmez yollarında
Senin için akan gözyaşlarımı unutma!
Unutma Papatyam, yüreğimdeki ölümsüz aşkını…