0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
352
Okunma
Mevsimler gelip geçti,
Sensiz, sessiz ve eksik…
Belki bir sesini duyarım diye,
Sokak sokak dolaştım.
Şarkımızı mırıldanarak,
Aşkımıza fısıldadım her köşe başında.
Oysa ne çok severdik yürümeyi,
Yorulmadan, zamanın farkına varmadan.
Şimdi o sokaklarda
Ne senin izlerin var,
Ne de kahkaha dolu gülüşlerimiz.
İnsanlar koşuşturuyor,
Telaşla, suratsız, umarsız…
Oysa biz,
Kalabalıkta bile mutluyduk seninle.
Kuşlar bile sustu şimdi,
Cıvıltıları yok artık;
Belki de benim gibi hüzünlüler.
Aslında seni aradım o sokaklarda.
Ama her şey eksik,
Sanki şehir eksik…
Çıkmaz sokaklarda kayboldum.
Çünkü sen yoktun.
Ve ben, sensizdim, yalnızdım.
Bir sen mi fazla geldin bu şehre, yoksa ben mi?
Birlikte çay içtiğimiz o kahvehaneye oturdum.
İki çay söyledim,
Kendi bardağıma iki şeker attım.
Ama tadı yoktu.
Sen gidince hiçbir şeyin tadı da kalmadı zaten.
Ben çayımı içtim
Ama sen içmedin.
Çünkü sen yoktun.
Bir sen mi fazla geldin bu şehre, yoksa ben mi?
Kokun sinmiş hâlâ bu sokaklara.
Çektim içime,
Anılar doldu gözlerime…
Yaşamaksa sensiz,
Ona yaşamak denmezmiş.
Ağlamamak için direndim
Ama gözlerim anlatıyor her şeyi.
Üzerimde senin yokluğun var,
Bir gariplik, bir yalnızlık…
Oysa bir papatya kokuna,
Bütün şehri yakardım.
Bir tek sen ol diye,
Kendimi bile feda ederdim.
Ama yoksun…
Bir sen mi fazla geldin bu şehre, yoksa ben mi?
Yağmurlar sensiz ıslattı beni,
Ayazlarda dondum,
Titredim, bir serçe gibi.
Kimse saramadı içimi senin gibi,
Çünkü kimse sen değildi.
Bir sen mi fazla geldin bu şehre, yoksa ben mi?
Unutmayı bile unuttum,
Seni unutmamak için.
Ömrüm geçti, sen gelmedin.
Ben de sana gelemedim…
Aynı güneş altında
Sen ısındın, ben yandım.
Aynı gökyüzüne baktık
Ama yollarımız kesişmedi bir daha.
Bir sen mi fazla geldin bu şehre, yoksa ben mi?
Şimdi deniz kenarındayım.
Hırçın dalgalar suratımda,
Sensizliğin tuzu içimi kavuruyor.
Sensiz şarkılarla sabahladım meyhanelerde,
Kadehlerde yine senin adın...
Ama duymadın,
Rüzgârla konuştum senin yerine.
Ayna bile bakmıyor yüzüme artık.
Kâbuslarla uyanıyorum,
Sessiz çığlıklarla boğuluyorum.
Kalabalıkların içinde bile
Yarım kalıyorum, eksik…
Çünkü sen yoksun.
Bir sen mi fazla geldin bu şehre, yoksa ben mi?
Papatyalarda aradım o gül kokunu,
Sararan fotoğraflarda gülüşünü.
Ama ne gamzen vardı,
Ne de gözlerindeki o ışık.
Hiç kimse sen gibi bakmadı gözlerime,
Senin gibi gülümsemedi yüzüme.
Olsa da hiçbirisi sen değildi,
Çünkü sen yoktun.
Bir sen mi fazla geldin bu şehre, yoksa ben mi?
5.0
100% (1)