Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
redfer
redfer

biz hayatı yitirdik

Yorum

biz hayatı yitirdik

6

Yorum

25

Beğeni

0,0

Puan

780

Okunma

biz hayatı yitirdik

biz hayatı yitirdik

Peygamberimiz H.Muhammad Mustafa (s.a.v)in hatırasına ithafen yazılan
Hayat hikayesinin 86.bölümü




ruhumuzu şer ile şerh ettik
imkanın en dar kapısında oturup
esir kentlerin mahpusları gibi
puslu sokaklara serpildik fırtınalı akşamlarda
göz kapaklarımıza kan damladı
her karanlıkta yağmurlar büyüttü acılarımızı

her solukta biraz daha savaş
biraz daha şiddet
biraz daha kin
biraz daha vahşet
biraz daha..
biraz daha...

biz hayatı yitirdik
leylalar leyli renklere bağlar oldu zülüflerini
hayal içinde öldük
hayali tahallus eden şairler gibi
kirpiklerimizin arasından
eski zaman sevdalarını damıtırken
hayali hayatlar sürüp gittik

silinmiş boş kağıtlara döndü şimdi hayat
lale zarlarımızda ayrıklar bitti
birikimlerimiz ağıt sütunlarında kırıldı
yontulmuş mermerlerimiz damar damar çatladı
zümrüdü ankanın kanatlarından
kavruk baharlara döküldü safirlerimiz

geçmiş zaman olur ki
hayalı cihan değer derlerdi
heyhat... hayal meyal şeylermiş
hayali yükler bükmede şimdi belimizi
heyecanımızı yitirdik
tımarsız, kaşağısız, pusatsız bıraktık küheylanlarımızı
kılıçsız, kargısız, cevşensiz koyduk süvarileri

gizli sevdalara çaldırdık ruhlarımızı
süfli arzuların ateşi sıçradı üzerimize
kevn ü fesadda anılmamacasına
yıktık eski ahitlerimizi
yeni ahitlerimizi
ahdimiz asr üzerineydi hani
kaybettik asırlarımızı

dönüş biletini giderken yırtmıştık hani
kutsal vadilerde nalınlarımızı ayağımızda unutmuştuk
parlayan yıldızlarımızdan
beyhude düşler düştü bahtımıza şimdi
son perdesiyle birlikte
elif ve lam ve kaf da karardı
kelamlarımızda yorulan harfler
la kılığında yağdı dünyamıza

efsunlu sözlerle dolu ruhlarımız
gizi çözen gecelerimiz
geceyi düğümleyen gizlerde gizlendi
gecelerimizi yitirdik
münzevi akitlerde eklemledik ahlarımızı birbirine
düşlere karışan hayatımızı zincir yaptık
huzurun ak sayfalarına
deruni sağanaklardan kan revan acılar gönderdik

hep yitik sevdalara döndü mersiyelerimiz
ağladık günler boyu
ağlayacağız aylar ve yıllar yılı
ah vefa ah
o en eski yitiğimizdin sen
senden ötesi hayal
başkısı yok
cefadan öte hayat yok bize

*
hicretin 4. senesi, sefer ayı idi
beni amir kabilesinin reisi
ebu bera amir bin malik
peygamberimiz (s.a.v.)’i ziyaret maksadıyla
medine’ye geldi

ebu ber, samimi biriydi
resul-i ekrem ve müslümanlara dost idi
efendimize hediye etmek üzere
iki at ve iki deve getirmişti

ancak resul-i ekrem
ben, müşriklerin hediyesini kabul edemem
eğer hediyenin kabul edilmesini istiyorsan
müslüman ol diyerek
onun hediyesini kabul etmedi
kendisini müslüman olmaya davet etti

ebu bera o anda müslüman olmadı
islâmiyete karşı gösterdiği alakadan da vazgeçmedi
efendimize,

ya muhammed
beni davet ettiğin din
pek güzel, pek şereflidir
kavmim benim sözümü dinler.
eğer sahabilerinden bir kaçını
kur’an ve sünneti öğretmek üzere
gönderecek olursan
ümit ederim ki
davetini kabul ederler.dedi

resul-i kibriya efendimiz
necid halkına pek güvenmiyordu
bir hainlikte bulunabilirler endişesini taşıyordu
göndereceğim kişiler hakkında
necid halkından korkarım.diyerek
bu endişesini izhar etti

ebu bera’ teminat verdi
onları ben himayeme aldıktan sonra
necid halkının onlara dokunması
hadlerine mi düşmüş dedi
ebu bera’nın güvenilir
sözüne itimat edilir biri olması
efendimizin endişesini giderdi

kırk kişiden ibaret
irşat heyetini göndermeye karar verdi
altısı muhacir, diğerleri ensardandı
hepsi de suffa ehli idi
başlarına münzir bin amr tayin edildi

peygamber efendimiz necid halkına
beni amir reislerine verilmek üzere
heyetle birlikte bir de mektup gönderdi
irşad ve tebliğ heyeti
bi’r-i mauna denilen mevkie vardı

burası medine’nin doğu tarafına düşen
süleym ile amiroğulları yurtları arasında kalan
beni süleym’e ait bir su kuyusu idi
burada hz. resulullahın mektubunu
amir bin tufeyl’e götürmek vazifesini
haram bin milhan üzerine aldı

bu sahabi mektubu getirip
ona teslim etti
ne var ki
mektubun muhatabı amir
okuma gereği bile duymadan
elçi sahabiyi orada şehit etti

aziz şehidin
bu adamın darbeleri altındaki son sözleri
şunlar oldu Allahü Ekber
kabe’nin Yüce Rabbine yemin olsun ki
kazandım gitti

amir bin tufeyl bu ma’sum sahabiyi
şehid etmekle de yetinmedi
amiroğullarını heyetteki diğer sahabaleri de
öldürmek için yardıma çağırdı.
ancak, amiroğulları önceden ebu bera,
gelecek irşat heyetine dokunmayacaklarına dair
söz vermiş bulunduklarından
bu adamın yardımına yanaşmadılar

beni amir’den yardım konusunda
ret cevap alan amir
bu sefer kendisi gibi
gözleri ve gönülleri kan ve kinle dolmuş
süleymanoğullarından birkaç kabilenin yardımını temin etti

hep birlikte maana kuyusu mevkiinde
olup bitenlerden habersiz bekleyen
masum sahabileri de şehit etmek üzere
harekete geçtiler

mektubu götüren sahabinin
geciktiğini gören irşad heyeti
dinlendikleri maana kuyusu mevkiinden
durumu öğrenmek üzere
necid bölgesine doğru yol almışlardı
tam o sırada,
karşılarında elleri silahlı
kalabalık bir müşrik topluluğu buldular

sahabiler kılıçlarını sıyırarak
kendilerini çepeçevre kuşatanlara
vallahi bizim sizinle hiçbir işimiz yok
biz sadece peygamberimiz (s.a.v.)’in verdiği
bir vazife için
yolumuza gidiyoruz. dediler

fakat, kana susamış müşrikler
bu sözlere aldırış bile etmediler
kararları kesindi
islam ve imanı öğretmek
kudsi vazifesiyle yola çıkan
bu fedakar sahabileri
teker teker şehit edeceklerdi

başlarına gelecekleri fark eden sahabiler,
el açarak Rabb-ı Rahimlerine şöyle yalvardılar
ey Rabbimiz …
durumumuzu resulüne haber verecek
burada kimsemiz yok
selamımızı ona Sen ulaştır
peygamberin vasıtasıyla kavmimize haber ver ki
biz Rabbimize kavuştuk
Rabbimiz bizden razı oldu
ve bizi de razı etti

aynı anda cebrâil (a.s.)
bu kahraman sahabilerin selamını ve durumlarını
resul-i kibriya efendimize ulaştırdı
selamlarına…aleyhimüsselam diyerek karşılık veren
resul-i ekrem,
ashabına dönerek
müşriklerin bu fedakâr kardeşlerini
şehit etmek üzere olduklarını haber verdi
onlar için mağfiret dilemelerini istedi

peygamber efendimiz,
ashabına bu haberi iletirken
irşad heyetinde bulunan sahabilerin bir kaçı
müstesna diğerleri hain düşman mızraklarıyla
delik deşik edilmiş ve şehit olmuşlardı

kurtulan sahabilerden ikisi
deve gütmeye gitmişlerdi
biri ise öldü diye şehitler arasında terk edilmişti
develeri güden iki sahabi,
bir müddet sonra
bi’r-i maana mevkiine dönünce
dehşetli manzarayla ürperdiler

bu ciğer parçalayıcı sahne karşısında
gözyaşı döktüler
kendine hakim olamayan biri
müşriklerin arkasına takıldı
şehit oluncaya kadar kendileriyle çarpıştı
diğeri ise esir alındı
ancak sonradan serbest bırakıldı

şehitler arasında öldü diye terk edilen
ka’b bin zeyd hazretleri
müşrikler ayrıldıktan sonra
çıkıp medine’ye geldi

bu seçkin sahabilerinin haince bir suikaste
kurban gitmelerinden dolayı
resulullah son derece üzüldü
bi’r-i mauna’da şehit edilen ashaba
yanıp üzüldüğü kadar hiçbir kimseye
hiçbir şeye yanıp üzüldüğünü görülmedi

duyduğu derin üzüntü efendimizi
bu canilikte bulunanlara
beddua etmeye kadar götürdü
haber aldığı gecenin sabah namazında
şu bedduada bulundu

Allah’ım
mudar kabilelerini kahreyle
Allah’ım
onların yıllarını
yusuf peygamberin kıtlık yılları gibi çetin yap
başlarına dar getir

Allah’ım
lihyanoğullarını, adal, kare, zi’brı’l zekvan
ve usayya kabilelerini
sana havale ediyorum
zira, onlar Allah’a ve resulüne karşı geldiler

peygamberimiz (s.a.v.), bu bedduasına
bir ay boyunca
vakit namazından sonra devam etti
sahabe-i kiramda amin dediler
fahr-i kainatın bu duası kabul olundu

kısa bir müddet sonra adı geçen bölgede
kıtlık, kuraklık başladı
yağışlar, sular kesildi
her taraf yanıp kavruldu

ard arda meydana gelen
reci’ ve bi’r-i maana facialarında
seksen kadar güzide sahabi şehit düşmüştü

redfer

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Biz hayatı yitirdik Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Biz hayatı yitirdik şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
biz hayatı yitirdik şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Nurettin GÜLBEY
Nurettin GÜLBEY, @nurettingulbey
11.12.2022 20:28:37
Tebrikler Saygıdeğer Üstadım...Anlamlı ve güzel bir şiir,kutlarım...Selam ve saygılarımla...
TUĞAL  KÖSEMEN
TUĞAL KÖSEMEN, @tugalkosemen
11.12.2022 17:21:16
Bu güne değin paylaşılan eserler gibi yine çok güzel'di.Baştan sona çok veciz ve anlatımı arı-duru bir dil.
Değerli üstadım sn.redfer,kutlarım engin gönlünüzü,etkin kaleminizi.
Selam ve saygıyla,esenlik dilerim.
halilşakir
halilşakir, @halilsakir
11.12.2022 15:23:20
yine çok güzeldi...okuma lezzeti yüksek dizeler.
tebrikler ve saygılar sunuyorum...
meryemkarapinarr
meryemkarapinarr, @meryemkarapinarr
11.12.2022 14:33:59
Kaleminize gönlünüze sağlık hocam
Esenlikler dilerim
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
11.12.2022 13:46:52
yüreğiniz dert görmesin hocam
sonsuz saygımla
Osman NALBANT
Osman NALBANT, @osmannalbant
11.12.2022 13:30:50

*** BİZ HAYATI YİTİRDİK *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL