0
Yorum
13
Beğeni
0,0
Puan
2205
Okunma
Sararmış bir kaç ağaç yaprağı daha düşüyor.
Belki bir kar tanesiyle,
belki de yağmur.
Seninle geçen günleri yâd edip,
hesap soracağım ayrı kaldığımız tüm zamanlara.
Bizi birleştiremeyen yollara,
kırılganlıklarımıza, onurumuza,
sevdamızı serpeceğim
mevsimin rüzgârlarına.
Belki bakışlarındaki ışık şuleleri olacağım,
belki kulağındaki ses,
göz kırpmadan sabahladığın gecelerin
hesabını vereceğim.
İsyan edeceğim çaresizliğin tüm şiirlerine
hece hece,
acıyı ve aşkı bir nefeste anlatacağım
sana…
Bütün sıcakları,
bütün üşümeleri,
yanıma yoldaş seçtim
Ocağımda çıtırdayan odun seslerini,
üşümesinler diye üzerini örtüyorum .
Bende bıraktığın ne varsa hepsini.
Nakış gibi işliyorum camdaki buhara
resmin tutmaz ki hiç senin yerini
Şimdi takvimin yapraklarını,
bir deli istila gibi sarıyor rüzgar
Daha çok boyanıyorum geceye
ve elimden bir şey gelmiyor
seni sevmekten başka.
Tam yola çıkmak üzereyim
bu amaçla, elimde gidiş bileti
sığınılacak sol köşede
ürkek,
kendi halimde,
bekliyorum.
Gözlerim köhne bir sinemanın,
hiç açılmayacak perdesinde kalmış.
Batan bütün gemilerim sanki,
o perdenin arkasında saklanmış.
Sen en uzak sahilin fırtınalı dalgaları içinden,
el sallıyorsun bana.
Oysa gecenin sefası kapanmış,
ışıklar çoktan sönmüş,
bu kıyıda,
bu gece.
oysa bak,
adını anmak bile nasıl da yetiyor bana.
Anla yüreğime ateş basmalarından.
Kış masalımdan çıkıp gelmiş,
sonsuzluğuma yazılı kar tanesi gibisin
ne kadar sıcaksın içimde
bir bilsen.
Gönül hanenin kilidini
kıracağım bakışlarımla,
idam fermanımla hayallerine ineceğim,
tüm kara sevdalıların önünde .
İdam ipimi darağacına ben asacağım.
Bir gece saati.
Belki yatsı ezanı sonrası
Sessizce ineceğim yüreğindeki sokaklara
Avare avare gezineceğim
Kaldırımlarında.
Berduş
Serseri adımlarla
Bir tanrı misafiri olarak
Kapını çalacağım
Cenin son deminde
Belki de tutup kollarımdan içeri alacaksın.
Gitmeyeceğim o vakit
kovsan bile .
Gönlüne sırçadan saraylar yapacağım.
Öfkeli yağmurun masum toprağa inişi gibi.
Derin tutkuların haddesinde
suya hasret çelik gibi.
Avuçlarımda umutlar olacak
buket buket çiçekler gibi,
susacak dilim gözlerim konuşacak.
seninle .
Yüreğinde esen sevda rüzgârlarına
eşlik edecek nefesim.
Aşılan yokuşların şarkısı dolduracak kalbini.
Bir gülüşünle unutmak için tüm hasretleri,
fecir vakitlerinde yorgunlukları...
Çiçekler açtırmak için yüzümde
bahar iklimi gibi.
Parlayacaksın gözlerimde,
öylece…
Daha çok geç kalmayacağım.
Beklediğin o anda geleceğim
Derin bir nakarat ile okunan
tüm dünya seni tanısın diye
sana özel şiirler yapacağım
Elimden tutan elini öpeceğim,
gözüme bakan gözlerini,
aşkımın sıcaklığıyla yanan göğsüne
yorgun bir savaşçı gibi yaslanacağım.
Şafak söküp ,
gün ağarana değin.
redfer