7
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
2054
Okunma

Belli ki ağır gelmiş o/nûrlu dava dize
Harama sofra kurup mey’e bulduk suçu hep
Çekilen ne var ise hak ettik reva bize
Şerre kıyama durup "şey"e bulduk suçu hep
O "şey" ki; aynadaki aksimizken aslında
Kinimiz, kibirimiz... nefsimizken aslında
Gamlı gönül gözünün sebepleri faslında
Uda, kemana, saza... ney’e bulduk suçu hep
Bahanelerde mahir incitmede başattık
Kalpler koyup hedefe sıra ile taş attık
Tan güneşe gebeyken karanlığı yaşattık
Yıldızlara, semâya... ay’a bulduk suçu hep
Nûra tercih ettikçe nârı, zifri, siyahı
Ne yürekte gam bitti ne dillerin segâhı
Hasletlerin hasıyken niyetin nişangâhı
Gez’e, merceğe, ok’a... yay’a bulduk suçu hep
Ne kabirin vaazı ne salânın sözüyle
İnsana bakışımız İblis’in kör gözüyle
Sarsıldıkça sinemiz günahların közüyle
Asra, deme, zemine... fay’a bulduk suçu hep
Bindirip iradeyi melamet trenine
Tıkadık kulakları tehlike sirenine
Baş aktör seçilince her derdin törenine
Yöne, yola, firene... raya bulduk suçu hep
Mürşidi Kur’an diye tarif etmişken nebî
Müridi en çok olan şer ve kinin mezhebi
Sanki nimeti azmış, herkes haketmiş gibi
Nasibimize düşen pay’a bulduk suçu hep
İlâhî emanetin üzeri toz oldukça
Zor değişir bu dünya arsızlık haz oldukça
Dilde ağızda o tat azalıp bozuldukça
Suya, şekere, deme... çaya bulduk suçu hep
Sırtımızı dönerek nur saçan bilgelere
Kan verip kıyam ettik karanlık gölgelere
Mazisi pak milleti ayırıp bölgelere
İle, ilçeye, semte... köye bulduk suçu hep
İbret verseydi şayet kıssa dolu mazimiz
İblise köşk olmazdı en gözde arazimiz
Haksızı kayırdıkça adalet terazimiz
Han’a, Sultan’a Şah’a... Bey’e bulduk suçu hep
Mecit Aktürk