15
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1621
Okunma

Ne olur dokunmayın bana bu gece
Yine tehirli üç beş nöbetlerine uykularım.
Efkârımın ciğerine kurtlar düşmüş neyleyim
İbrahim’in atıldığı kordayım.
Henüz can suyu dolaşırken sessizliğinde gecenin
Daha güneşin doğum sancısı başlamamışken
Bir sigara yaktım ufuk çizgisinde söndürülmek üzere.
Yine bezmişliğimin miracındayım
Vururken sineme kaybolduğum gecelerin rüzgârı
Heybemden düşürdüğüm umutlarımı
Kendi ellerimle gömerken toprağına
Gelse diyorum; dayansa yalnızlığın kapılarına.
Hem de hiç beklenmeyişin şaşkınlığında
Gelse de kırsa içimdeki kemanın tellerinden
Acı veren o mahur besteyi
Su gibi kayıyorsun parmaklarımın arasından
Sükûtu içiyorum altın taslarından, sözün bitmişliğinde.
Cefanın hutbe okuduğu dergâhındayım
Nerden düştün yine aklıma
Gittiğinden beri
Birbirine kavuşamamanın ıstırabında kirpiklerim.
Oysa
Senli sabahların muhakemesinde kırmıştım kalemini infazın.
Hangi affına sığınabilirsin şimdi gözlerimin
Gözlerin ihanet ederken bakışlarına.
Sök de at bakalım sökebilirsen
Gururumun ayaklarından incinmişliğin prangalarını.
Sen;
Çengelde asılı kalmış yüreğimin her zerresinde izlerini ararken.
Ben;
Yokluğunun ceza-i müeyyidesindeyim.
Ne olur dokunmayın bana bu gece
SELMA PEKŞEN