0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
520
Okunma
yokluğun yalın ayak yürüyor içerimde
kalbimde ezilmiş sigara izmaritleri
ağzımın içinde boş şişeler…
tükürsem yangın çıkar
bir iç çeksem…
bir iç çeksem,
felaket.
sarı lambanın cızırtılı aydınlığına uyanıyorum hep
günü çoktan kaçırmış bir sabah yeli gibi kırgın
sokulup aralık bir çatı katına yapayalnız
çalıyorum benden başka herkese
bir kamyon gürültüden başka hiçbir şey
hiçbir şey olmayan yalnızlık hicazımı..
sonra,
o da kesilince…
içimde nereyi örseleyeceğini bilmeyen
kör bir felaket sarıyor tenimi, bir de sen!
Ah benim canım sevgilim,
kalkıp yıkansam arınsam bu kederli adamdan.
giyinip lacivert takımları bir cenazede yahut düğünde
giyerim diye sakladığım..
dikilsem karşına.
ama bu ne bir cenaze..
ne de…
Ah benim canım sevgilim,
hoş, sen de biliyorsun ya!
dünya bir arşın toprak…
diyeceğimi desem sana,
uzanıp yatsak!
taşsız, süssüz, yan yana..
iki mezara…
5.0
100% (3)