Sevgili Fatih Aydemir,
Merhaba!
Kırk yıldır şiirlerini dergilerde yayımlatma çabasında olan biriyim.
Daktilolu zamanlardan geliiyoruz...
Edebiyatı; özelde şiiri hep bir imece olarak gördüm. İyiliği, güzelliği paylaşmak, yardımlaşmak ve çoğaltmak için. Hayatın çok başka bir alanında şiirden fersah fersah uzakta, Bankacılıkla uğraşmak durumunda kaldım.
Bizim sesimizi duyurma çabalarında sanal olanaklar yoktu. Mektuplar, aylarca beklenen yanıtlar, bazen de sabit telefondan bir ses...
Dergilerde 'sınanmak' vardı. Ret ediliş ve hayal kırıklıkları.
*
Sanırım, bu siteye üyeliğim on yıldan az değil. Bir dönem özellikle günün şiirlerine uzun, eleştirel yorumlar yazdım. Temel, teknik bilgiler bağlamında. Genelde olumlanan bazen de taşlanan...
Burayı hep bir 'şiir işliği' yapmak için çabaladım, sonunda vazgeçtim.
Yönetime de defalarca yazdım: Günde belli sayıda şiir eklenebilsin diye.
Her üye onbeş günde bir ya da ayda bir şiir asabilsin.
Yoksa, o kadar çok şiir geliyor ki onlarca şekerleme dörtlüğünün arasında has şiirler de güme gidiyor(du). Önlem almak gerekir(di) ama olmadı.
Hemen her yazımda sanalda gözüken arkadaşların mutlaka dergilere yönelmesini, en az iki dergiyi düzenli okumalarını, sürdürümcü olup desteklemelerini anlatmaya çalıştım. Bizim Ustalardan gördüğümüzü.
Çok şükür ki beş-altı arkadaşı (özellikle öğretmenleri) bu dergi bahçesine çekebildim, odur benim de onca emek verdiğim saatlerin çam sakızı...
*
Evet, az yazıyorum. Çok gözükmek gibi bir kaygım yok. Eskiden beri vasatı çoğaltmak gibi bir düşüncem olmadı.
Yazmış olduğum şiirlerimin neredeyse tamamı bu sitede var.
Riyaziye, beş yıldır bir kenarda mayalanıp duruyordu. Bir yandan da gün yüzüne çıkarmaktan çekiniyordum. Özeldi.
Edebiyat Nöbeti dergisinin son sayısında yer aldı bu ay.
Dileyen, dergiyi dseteklemek için bulabilir kitapçılarda.
Çünkü dergi de kapanmanın eşiğinde. Bir anda üç dört dergi kapanıverdi.
Niye mi ara ara eski şiirlerimi yeniden asıyorum anasayfaya:
Bazen üç ayda bir bazen altı ayda bir.
Takdir edersiniz ki üç yıl önceki üye profili bugün değişmiş olabilir. Yeni arkadaşlar gelmiştir.
Örneğin sizden önce yorum yazan Elbruz Arkadaşımız, ilk kez okumuş beni ve diğer şiirlerime de göz atacakmış.
Benim için birkaç yeni insana/şaire ulaşmak güzel bir duygu.
Kimin için olmaz ki!
İkinci şiir kitabım Yakın Güz 1999'da çıkmıştı. Piyasada satışı yok, elimde iki tane kaldı. Hiçbir zaman reklam vs ile işimiz olmadı. Çoğunu da eşe dosta armağan ettik. Zaten kitapçılarda öyle bir olanak da yok.
Asıl sorun; bir üyenin mevcut şiirini üç beş ayda bir yeniden yüklemesinden çok, her gün anasayfaya âdeta yağmur gibi yağan, hiçbir elekten geçmeyen şiirimsilerin önüne geçmek.
Belli bir çıtayı tutturamayan şiirlerin sağanağında has şiirlerin yitip gitmesi.
Bu önerimi yönetime defalarca yazdım ama yaklaşım/bakış farklı idi.
O nedenle de siteden uzaklaştım. Benim gibi bazı arkadaşlar da.
Ne demişt Goethe:
" Doğruya, İyiye, Güzele..."
*
Fatih Aydemir'in
"rüzgârın kuru söyleyişi
vaktiyle yükselen nehirler ve kavaklar...
bir de en cesur uçurumların tiz sesi"
demesi gibi değil miydi Şiir...
*
Madımak'ta yaktığımız Metin Altıok'un ışıklı anısı aydınlatsın ömrümüzü:
" Şiir, insanı sevmeye yarar. "
**
İlhan Büyükcebeci
Çok etkilendim her bir dizesinden.
Selam olsun sarı yaprağa ve korkulu ırmağa.
Saygımla Sayın Büyükcebeci.