1
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
1120
Okunma
Yine kan kırmızı gökyüzü, içe sinmez
Ellerimin de yorgunluğu yılların
Bir bahar sevinci gibi
‘çocuk çığlıkları’
Sokağın tavanı kadar bir yalnızlıkta var üstelik
Şehir de yürüyor ya hani,
Hiç bir şey yokmuş gibi
Bir hiçlik rayihası beliriyor yine
İçimde yalnızlığa dair husumet büyüyor
Üstelik dolup taşarken seninle…
Her adımda bir nisyan,
Her nefeste bir iç çöküş,
Bir bir sıyrılıyor huzur bedenimden,
Hani diyorum; bir nefeslik yürüsen bedenime,
Ya da boş ver, biz ölüme meyilliyiz.
Ne heyecanlar biriktirmiştim istikbalim’de,
Toz dahi kondurmadan hürriyetime
Şimdi eğreti mührünü vurdum
Bir kelime iki cümle ya da ne biliyim işte,
Şiirlerime…
Bir toprağın kokusu yağmur sonrası,
Bir de dağların huzuru
Gitmek bilmiyor içimden,
Bir onlar anlıyor beni,
Bir de ben,
Hep dağlar da buluyorum beni…