2
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
728
Okunma

İç döküm hanesi demişti birileri
Oysa döküm sağlam bir iz bırakır ten benzeri kurbanlık aşlarında
Çoğunda çocuk dedi çocuk
Biraz buğusundan bahsettiler sesimin
Biraz üslubumdan
Sonra inzivaya çekildi cümlem
Harflerimle başlayan isimleri yitirdim
Belki şiir değil de anlamlarını özlüyordur
süleyman
yazamadığım kadar
yaşa
gayri ihtiyari kuruldukça cümlelerin
kalk yorgun bakışlarınla yeniden yenilebilecek
olgun bir ayrılık savur pabuçlarına
izlerini toparlayıp topallayan bir martının sırtına
ya ahkam kesiği tırnakların ya rüzgar kırığı kanadınla
göçüp git
suyu inciniyor çatlağına kızgın toprağın
tenin hatlarına gün astığından bu yana
fikrin telaşını sormuyor
soyunuk bir nisan eriyor
asıldığı gökten
def halkaları delirmişçesine öpüşürken
koyusuna aldanıyorsun mayısın
makam yüklediğin bütün mevsimler gibi
tam otuzunda sırtından düşürüyorsun aşkı
gayri ihtiyar bir sualin imkanını
ihtimalinle tercüme ediyorum
bir bardak tuz mu bir kaya köpüğü mü
bu rüzgarı kızdıran azdıran
bilmiyorum
sesimi genzime gömüyorum
uğuldayan bir kabile sarıyor boğazımı
öksürüyorum
öksürüyorum
5.0
100% (12)