39
Yorum
51
Beğeni
5,0
Puan
3876
Okunma

şimo
buğusuna aldanır
ferinden yansırdı ay
yüzünü az ılıklaştır hele
rüzgar saçlarına dönsün
açılmaz bilirsin hayata
bu utangaç sökükler
iplerin kursağı eşelendikçe
yoksul intiharlar diretiyor kalmalara
sen kalkma yerinden
şehir ay yasıyla hizaya girer
bir leylili eylem kendine dönük
şehrin ezberinde sayıklanıyor adın
tanımadıklarım da var tanrılarda
fikri uykulu bir yargıç kaşıyor zehri
sonra düşerdi zihnim
bir melek kıskacına sarılıp uyanırdım
gerisi yok zaman uyuklardı beni
dirhem eksiliyorsam akşam olsun
gittikçe yaklaşıyorum soluyorsun
bağlarımın kusuruna kızıyorum
göre bilsem ayak uçlarımı
semanın gözlerine bakmazdım
bak kire gece rüzgarın sırıtan yükü
aklımın intiharına şarap saldım
fikrimin hırsızıydı gözlerin biliyorum
menkıbelere asılı ekşi hatıralar uğruyor bana
etik bir mağlup oluyorum
sonra satıcısından kaçıyorum
öfkemi buluyorum
uyandırıyorum otuzunda kesik kemiklerimi
tohumları her gece üryan bir şehirde yakıyorum
tuhaftır
yoksunumun gözleri ihbar
kandırmalı satılıyor sezime
alınmıyorum üstüme
oysa kopuk kayışım
bu ithaf kimedir bilemiyorum
ayazla bekli bir görmelik mesafe
soyunuk suların utanmazına
eskime bir kala kapanıyorum
toynakları alınmış hangi geçmiş
dizi kırık hangi sayha
soyunurdu adı ezberinde salınan şehrime
buharını dağıtmadan bir demin
kepenklerini açıyoruz kuşların
gürültü kârımıza kalan
olgunlaşmamış kar yağışıyım
yer tutmaz gök tutmaz
5.0
98% (59)
3.0
2% (1)