4
Yorum
29
Beğeni
5,0
Puan
207
Okunma
Sahil yolunun öte berisi, hikâyelerini orada unutanlardı.
Fiyakası sönmüş,
karanlığı yüzlerine asmış
yalnız kadınlar geçiyor sokaktan.
adımlarında itibarlı bir endişe...
suskunluğun ifadelerinde nasıl bağrıştığını
bir bilseler, belki de suskunluğa bu kadar aldanmazlardı.
Orada, incir ağacının hemen altında,
yıllardır tozu alınmamış, kurum yeşili bir bankta
son seslenişimi çalıyor zihnim.
incir ağacıyla yüz yüze gelmekten kaçınıyorum.
Kırıntıları toplamaya gelen karıncalardan,
ne zaman kalkar diye gözlerimin içine bakan serçeler...
merak etmeyin, çok oturamıyorum yalnızlığımla.
Birazdan kalkar deniz vapuru;
güvertede kahkaha atan martılarla yolculuk ederim.
denize düşürülmüş sevdalar vurur yüzüme
ayrılık kokan rüzgarlarla saçımı tararım
belki birazda hüzün düşer yüzüme
ama
merak etmeyin,
çok oturamıyorum yalnızlığımla.
Şimo
İzmaritcesedi
5.0
100% (7)