0
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
754
Okunma

sıcak karanlığın ağrılarını bilir misiniz
ağız dolusu küfür birikmişken
dudaklarımın ardına
barış türkülerini hırçın bir uçurtma gibi
tutmaya çalışırım sesimde
sonunda barış, ışıldayan bir kandil gibi düşüp parçalanır içimde
yangınlar çıkarır bağrımın tam orta yerinde
öyle bir ağrı işte
mantığımın çöplükleri dökülüp
mıh gibi saplanır kalbime
ben kılıç, silah, at bilmem
kansızlık atıyorsa damarlarınızda
durmadan akıtılan kandandır
sizi bilmem
şovalyeliğiniz ölümü kutsuyorsa
ben yokum
yeni bir dünya kurmayı biliyorsanız
yıkın duvarları
yıkıntıyı alkışlayacaksanız
ben yokuma
yeni bir kandil yakıyorum içimde
masumiyetten cahilliği
özgürlükten bencilliği ayıklıyorum durmadan
ondandır ki
yüzyılların yorgunluğu var üzerimde...
✒ T.Y.
5.0
100% (5)