4
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1013
Okunma

Akran tutup bir dizi neşeyi çerçevesine
Pervazlarında uçuşan rüzgarlara aldırmadan
Ve eşiğini çiğnetmek pahasına aklının
Açtı kanatlarını
Aldığı verdiği ne kadar adım varsa hayata
Kimsiniz diye sorduğu kimlikli kimliksiz
Onca yüzü çağırıp almıştı içeri
Buyurgan gözlerini dikerek üzerlerine
Sokağını gözlediği her mevsim
Daha bir kocamıştı
Hayat eskisi elleriyle tutarken ellerini dostlarının
Ve bir yumruk gibi sıkılıp
Kapanırken düşmanlarına
Ne cümbüşlere şahit olmuş
İlan ı aşkları saklamıştı koynunda
Bir iftira korkusuyla otururken evin hanımı eşiğine
Ne çok göz göze gelmişti kem nazarlarla
Bertaraf etmek için
İçi gül bahçesi kadar sıcak kokardı
Karanfilli kelimeleri susmazdı hiç
Dışarıda belli belirsiz aşklara nispet
Kararlı ve sevinçli severdi
O kapıydı
Dik durur ve asla eğilmezdi
Şimdi makbul bir dua olmak adına
Bakıyor ama az konuşuyor
Uzakların toz topraklı yollarına
Şiirsel bir fısıltı gibi sokulurken yanına
Ölüm hükmünü vermişti ömrünün
Daha çok üşümesin diye evin adamı
Buz gibi bir demir kapı dikecekti
Canı kadar aziz bildiği
Saklı sırlarına aldırmadan