27
Yorum
40
Beğeni
0,0
Puan
1894
Okunma
Karada Kalacak Gemiler
saatlerdir seyrediyorum gökkuşağının kucaklayan renklerini
denizin ağalayan gözyaşlarını
bir martının kararlı adımlarını
ah keşke
anlayabilsek görebilsek bilebilsek kendi encamımızı
bir bir astım yağmur damlalarını bulutlara
gün gelir arındırır kırgın kalpleri
çocuksu bir kahkahayı ağızlara sığmayan o çocuksu kahkahayı
şöyle sindire sindire
yüzünüzde gözlerinizde konuk etmeyi denediniz mi
ne zor değil mi
oysa zaten amaç o zoru başaramak olmalıydı
hiç ama hiç tutmadığım o suçlu ezgi nasıl da girmiş şarkıların içine
salıyor elemini acısını
terk edilmiş suskun gönüllere
sakın denemeyin asla soyamazsınız yalnızlığın kabuklarını
aslında bütün ince hesaplar
çıplak
çırılçıplak kalmalı
bilime direnmek siz deyin cehalet insana büyük düşman
aşk olsun aydınlara dünyayı aydınlatan bilginlere
aşk olsun ki aşk olsun
niçin yok sayılır ki kalbinden ayrı düşmüş nergis gözlü bakışlar
niçin kırmızı halılara doymamış onca gönül çiğnenir ki
karanlıkların sesi
her ölümün sebebi kendi ateşinde pişer diyor
ben ivecen bir güzde uykuya dalıp ilkyazda can bulmak istiyorum
bir çeşit saflık işte
çayıra çimene özeniyorum
beri yanda sevda da başlıbaşına bir dert
yaşanmışsa aşk doludizgin
tutkulara çetele tutulmaz ki
hatta
yâr elinden değilse şarap
şişeden içilmez ki
fırtınalı bir günde dolaşacak birbirine bütün sözlerim
ki
o sözler binlerce yanılsamanın çok küçük bir özürü
karmaşık bir anlama takılıp kalıyor tan vaktinin öfkesi
yazık
daldaki çiçekler de kurudu bir bir
oysa
daha daha var kızıl gecelerdeki sevişmelere
ayrılıklar kesiyor gözlerdeki feri
irtifa kaybediyor yürekler uçmak boşuna
lafazan bir hırçına dönüyor dil
bütün yasaklara isyan var yine
pencerenin camında can veren nice yağmur damlaları
suya koşan umutlar ki hep öksüz
ucube bir sessizlik yine sarsıyor yarınları
artık meşk mi kaldı ki
bak sular da çekiliyor yine
gemiler
gemiler kalacak karada
Şükrü BEŞİKTAŞ