95
Yorum
128
Beğeni
0,0
Puan
5106
Okunma
Savak
gecenin öteki yarısıydı
berhaneler eğlenirken biz susmuştuk
ivecen bir su koşuyordu arklara
savak paylaşılamıyordu
yağız atlar yılkıya kalmıştı
yıldızlar oynaktı sanki kayıyordu kendi evrenine
ağaçların yosunlu yüzleri soğuktu
ellerimiz ılgıncarın dallarında kaldı
susuyorduk
gözlerimiz yorgun sulara akadursun hele
biliyorum
aynalar neyi görürse onu geri verir hep
ötekiler yerlerini almıştı arastada
ben bir nar çiçeğinin çevresinde dönüyorum hâlâ
kulağımız fısıltılarda
bakışıyorduk
üşümüştü bütün pervazlar
sığırcıklar çoktan kocakuşluğa uçmuştu
oysa
atların terkilerine yüklemiştik onca sevgiyi
ancak bulutlar oralı bile değildi
bir karayel savurdu umudunu su bekleyen toprağın
ellerimiz
ellerimiz herkes için açıktı
Tanrım
bir karayel esip geçti arastadan
sabaha daha çok var
Şükrü BEŞİKTAŞ