Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
İbrahim Çelikli.
İbrahim Çelikli.

Tırtar / Ders

Yorum

Tırtar / Ders

( 8 kişi )

7

Yorum

13

Beğeni

5,0

Puan

1403

Okunma

Tırtar / Ders

Tırtar / Ders





öküz güttüğümüz baharlardan hemen önce
sidiklileri, sümüklüleri, vee
tembel kızları ayıklamış,
başka kızları da tanımış olurduk
hatta ilk kavgalarımızın temelinde;
“asla, aslaa aslı-astarı yok” diye,
yemin billah edilse,
bin kerre inkar gelinse
“üçden dokuza şartlar şart olsun” diye yemin edilse de
“mektepdeki kız”ları bulurduk,
hem de can düşmanlığı seviyesinde
rakiplerimize garazlanırdık

Çataldepede, Gölyerinde, Kocacayırda,
güttüğümüz hayvan
kendi kendine,
geviş getirirken
guyruğuynan meşgulken
sıcakdan, eşşekler bir aşağı, bir yukarı
başlarını sallamaya başlayınca,
tabannarı yağlardık

tez elden heleşenk yanında
“beker hocası”na varılır
ya da elebaşın tam annacında
yer kapışılır
mevzi alınır..
eğişilir, yamışılır,
gözlerinin içine bakılır,
“ağzının içine düşülür”dü sanki
“geride kalmak” kimsenin işine gelmezdi
can paralardık..

her an konu, o anda orada
olmayanın yakınnarına gelebilirdi
“neminazıım birilerinin ağzına sakız olmakdanısa”
bir an evvel heleşenk kadrosuna girmeliydi
akranları saf dışı bırakmaya
her çareye hazırdık
her şeye vardık
çareler arardık,









durduk yerde,
“a(ğ)zıynan guş dutan tingozanın teki”,
“bi hıyarağasının en önde gedeni”
“olmadık bi gonuynan alakalı
tahası kel alakalı
seni bi yere
olmadık bi mahanayına(n)
yollamaya ga(l)kıyosa
getmek ilazım, neme(l)nazım
“ıı-ııhh” deme
işin aslı “ı-ıh” deme şansın da yok,
neye biliyon mu?
ordakı herkeşi garşına alısın”,
biz kimseyi karşımıza almayı
göze alamazdık..

“-tabii, getmek emme
bi an evvela da dönmek ilazım ki;..
senli hekayeler ayileni ,
yakınnarını da içine almasın
değilise “yandı gülüm keten havla”
herkeşin suratındaki
muzip gülüşlere, alaylara”
cansıkıntımıza
mani olamazdık,

“-en çok da son zamannarda
birinin adı garışmışsa
bi fanfinfon işine
olmadı gelişgin, fingirdek, hopba,
herkeşin a(ğ)zını sulandıran,
bi gızın gardaşı, akrabası filenisen
olmadı, etişgin halan
ya da dul bi garı varısa ayilenizde
-eşeklerin yerini değişdirmeye
-filan bunardan su,
-falancanın harımından bosdan
-filancanın dağdaki ağacından,
erik, armıt, gayıse
olmadı ütmelik nohut getirmeye
falanın bağında üzüm
olmadı, falanın tarlasından garpız, kelek
günün gederine göre
gök, ham, kelek, sası neyise
yolmaya, aşırmaya, çalmaya
istemeye, getirmeye mamir edilisin
ne etiraz edebilisin,
ne getmen deyebilisin
naçar, isdemeye isdemeye de getsen
sen da(h)a yola düzülmeden
gonunun nereye geldiğini
bal gibi de bilisin
emme elden ne geli(r)
anlamazdan gel”irdik
canımızı sıkardık..

hatta olmadı
“-kelek çalınacağısa
“ben edemen” mi dedin
Gozir’i yanına ğata(r)llar,
seni sınarlar
hemi seni, hemi de onu dillerine dolarlar
bilmezden gelir, güya annamazdık”
bile bile ladesi yutar
goya salaklaşırdık..

“-anasına sattımın
gader böle bişiy işde..
elinden ne ğelir,
sen geldiğinde gonu;
çokdan, köseden, ağanın garısına,
yüzbaşının gızından
gediklinin bilmen nesine
ordan bilmen taa nere varmışdır”, goya
eşek değiliz ya,
bal gibide anlardık

“-eğer senli gonular bitmedi ve sen de
duyma menziline etişdiysen
başga biri sözü alır
“-len patişahın aklına şeytan girdi
birinin dadını marağ etdimiydi
gocasını sefere yollarımış”,
başbakan; bakanı,
köse, ağayı
muhtar; bekçiyi,
garıyı “tek düşürümüş ” ki…
annarsın ya” mayır-muyur, abidik-gubidik
katakulli..”
bekçi galmakdanısa
muhtar olmanın çıkar yolu üsdüne
“mali hülle” kurardık..






bir şekilde uzaklaştırılır yeni yetmeler
olmadık bahanelerle uzaklara
ve hayat mektebinde,
çala kalem sıkı dersler başlar;

“-yoğurt çenceresine gaşşık banıldıysa
banılmamış gibi olmaz”mış

“-Allah gadını erkeğ uçu yaratmış
amma herkes kendi batmasına” bağlanmış

“-tarlayı usulünce sür, amma
arada bi nadasa burak”ılmalıymış

“-hak yolu durukana
bok yoluynan uğraşma”malıymış

“-kör beygirin hamıda yüklendiği gibi
Allah ne verdiyse yüklenme”meliymiş..

“-çeşme mi bu,
Allahın verdiği suyu acçık idareli gullan”malıymış

“-adı elgızı emmeee
evladiyelik”miş

zerreden feyzalırdık


















DİPNOTLAR
neminazım : neme lazım, neme gerek, doğrusu, beni ilgilendirmez
ayile : aile, efrat, akrabalar
sası : tatsız-tuzsuz, olmamış, olgunlaşmamış, sebze ve meyvenin kendi tadında olmaması, burukluk.
tek düşürmek : yalnız bırakmak, tek başına bırakmak
sıkı : yoğun



resim; OKULDAN KÖYÜM

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (8)

5.0

100% (8)

Tırtar / ders Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Tırtar / ders şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Tırtar / Ders şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Işık  Mehmetali
Işık Mehmetali, @isikmehmetali
5.12.2015 21:33:37
5 puan verdi
Güzeldi.....okullar tatil oldu mu öküzler öküzlerin de işi varsa ufak buzağıları malakları otlatırdık tabi yaşca bizden büyük olanlar toplanır her birimizi başka yerlere gönderirlerdi, kimisi karpuz , kimisi tavuk kimisi bakkaldan helva, mevsimine göre bir şeyler aşırır getirirdik yediğimizi yer yemediğimizi saklardık ertesi güne haa gitmedin mi seni o bölgeye yaklaştırmazlardı aralarına almazlardı yalnızlık ta çekilmezdi serde de erkeklik var ya......Ben hep kendi tarlamızdan karpuz, sebze ve ya bahçemizden kaysı çalardım eğer annem veya babam götür dese onları yemezlerdi illa ki aşırmak gerek.hele bir yazlık sinema vardı akşam karpuz getirirdik hem de irisinden( aşırırdık tabi) sinemaya giderdik hey gidi günler........ şiirde kendimi buldum usta..
kalemin susmasın
____________________________Saygılar
glenay
glenay, @glenay
5.12.2015 21:16:45
5 puan verdi
Bilmem verilen dersler kulakta kaldı mı?

İlk gençlik dönemlerimi hatırlıyorum da..
Belkide diyorum bende kalan bir şeyler olmuştur.

tebrikler kardeşim,
yine şive ve anlatımı güzel
bir öykü şiir..

selamlarımla..
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ, @ismailoglumustafayilmaz
5.12.2015 18:21:02
5 puan verdi
Tam puanla beğendim.
Yüreğine sağlık.
Kutlarım.
..................... Saygı ve Selamlar...
AZAP
AZAP, @azap
5.12.2015 17:41:42
5 puan verdi
yerli yerinde vurgularla değerler sıralanmış dost bravo kutlar sevgiler sunarım...
Mehmet SEMERCİO.
Mehmet SEMERCİO., @mehmet-semercio
5.12.2015 14:34:12
5 puan verdi
ELLERİNİZ DERT GÖRMESİN HOCAM
VAZO
VAZO, @vazo
5.12.2015 12:43:19
5 puan verdi
bir şekilde uzaklaştırılır yeni yetmeler
olmadık bahanelerle uzaklara
ve hayat mektebinde,
çala kalem sıkı dersler başlar;

Pek çok konuda olduğu gibi, böyle konular hakkında da konuşmuyoruz.
Çünkü her şey ayıp, yasak! Düzgün otur,gülme, itaat et, her şey baskı,tabu.
Cinsel cehalet yaygın.Yaşanmışlıklardan kalan yöresel şiveli anlatıma tebriklerimle.
Saygıyla.
Etkili Yorum
Celil ÇINKIR
Celil ÇINKIR, @celilcinkir
5.12.2015 11:16:12
5 puan verdi
çala kalem sıkı dersler başlar;

“-yoğurt çenceresine gaşşık banıldıysa
banılmamış gibi olmaz”mış

“-Allah gadını erkeğ uçu yaratmış
amma herkes kendi batmasına” bağlanmış

“-tarlayı usulünce sür, amma
arada bi nadasa burak”ılmalıymış

“-hak yolu durukana
*ok yoluynan uğraşma”malıymış

“-kör beygirin hamıda yüklendiği gibi
Allah ne verdiyse yüklenme”meliymiş..

“-çeşme mi bu,
Allahın verdiği suyu acçık idareli gullan”malıymış

“-adı elgızı emmeee
evladiyelik”miş

zerreden feyzalırdık


Zerreden ziyade MUMYALANARAK toplumsal belleğimizde kıyamete kadar töre olarak yaşayacak olan KARUN hazinesinden daha değerli bir ders idi dile gelenler. Bu değerler eskiden dilden dile nakledile nakledile geçerdi. Çağ değişse de bu değerler asla değerinden hiç bir şey kaybetmiyor. Dilden dile yerine KULDAN KULA nakledilerek devam ediyor sayenizde. Yüreğinize sağlık. Binlerce kez teşekkürler. Size ve TIRTAR'a selam ediyorum.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL