3
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
4498
Okunma

koçları süslerdik
renk-renk
sulandırılmış kökboyası
sürerek
bizim koyunlar koyu portakal rengi
bir iğde çöpü üstünde
incecik bir çentik
ödünç süt alımlarında
“-yarın yayık yayacan ay aba
benim ossun böğünkü keşik
senin ossun yarın kı
ağız (südü) değil ya
alt tarafı iki belik goyununan
irkildip deri bascan da
“ölme eşşem ölme
bahar gelsin teze ot ye”
‘gün döndükten ’ sonra,
başka çöpler üstünde
yeni keşik kertikleri başlardı
..
on-onbeş kişilik katınçlarla
kuzular-oğlaklar seçilirdi yazları
yolunu kestiğimiz sürü devam eder yoluna
oğlaklar meleşirler
büyuük bir azimle, kuzular geçmeye çalışırlardı
analarıyla,
elbirlik bütün katınçlar,
dağda sürüye kavuşurdu
“-emişir” diye
oğlaklar-kuzular
ayrılır, ters yöne savuşturulurdu
sürüler Söğütlüden, Çataltepeye
kuzular Davulludan, Gölyerine
sürüler dağda
kuzular ağılda
sabah ola hayrola
..
kuzu çobanı; eve gelir gelmez, dalar..
köpekler, rezil bir uykuya,
rüyasında
kuzular emişir, kaybolur,
köpekler boğuşur..
o kendi panisini kollar
umurunda olmaz dalansa
belki bir canavar sürüsü dalar kuzularına
bağırır.. deynek taş atar
olmadı birkaç el silah
derindir, çok derindir uykusu
koyunlar ziyanda
ya? yavuklusu
ahhh ahh
ertesi gün kuzular; anaları sağıldıktan sonra
emişmeleri için salındıklarında da
en kısa zamanda sürüdeki her koyun
kendi yavrusunu emdirmeye başlamış olur
sahi analar yavrularını nasıl bulur?
anasını emen yavrunun çoşkusu
kıvrak figürlerde kuyruğu
o küçücük yavru,
nasıl da saldırırdı
memeden ayırmanın imkanı var mı?
ölmüşse kuzusu bir koyunun,
oğursak sağılmaya devam edilir
ölen kuzunun derisi,
başka anasız bir kuzuya giydirilir
koyun koklar alışır, zamanla unutur
yaksak kuzuyu kendi yavrusu sanıp
emlik kuzuyu doyurur
gün olur, kendi yavrusunu almaz analar
ve sağımcıya sütünü bırakmazlar
bücükler anasını rahatsız eder,
ya da inek yavrusunu yanında ister
burunsalık takarlar, ucu pizli
emdiremez buzağısını sahibinden gizli
anasını biraz emmesi için salınır,
bücüğü uzaklaştırıp,
laflarla okşanmaya başlanır
ebeceğizim;
“-düğüş , düğüş, düğüş
sarı ğızım demiş, anası buna
anasının elinden kırma yerimiş de
bu gız fink kırmasını bek severimiş de
yanında arpa kırması da yerimiş de
anası buna küsbe getirmişde
bu gız anasını hiç üzmezimişde
bu kız anasının evinin direğiymişde
.............................”
vay be, neyimiş de neyimiş yaa
daha neler neler.. ne yalakalanma?
DİPNOT
çentik: bellik, çizinti, bıçakla açılan işaret, kazıntı, oyuk
ağız (ağız sütü): doğumdan hemen sonra sağılan hayvanlardan alınan süt
irkiltmek: biriktirmek
gün dönümü: 21 Haziran, gün döndükten sonra süt daha yağlı olur
oğursak; yavrusu ölmüş ancak sağılmaya devam edilen keçi-koyun
yaksak: başka anaya yakılmış kuzu (oğlak)
emlik: emmeye muhtaç, emer kalmış(anası ölmüş), gede
emlik: zamanından sonra doğan ve halen emen kuzu,
emsiz: beceriksiz, sünepe
bücük: buzağı,ineğin yavrusu
burunsalık: buzağının anasını emmesini engellemek için buzağıya bağlanan ucu çivili ağaç
piz: sivriltilmiş civi
düğüş: sağılan hayvanın tepinmemesi için, uslu durması için okşayıcı söz, düğem, düğeciğim anlamında olmalı
5.0
100% (5)