7
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1424
Okunma

Bir sela inletiyor ıssız sokakları
Sessizce dinliyor kadın
Dudaklarını ısırarak
Gözyaşlarını bastırmak için
Öğle namazında defin edilecek
Diyor hoca sela sonrası
Hasan kızı Meryem’in
Tek bir kadın yok safında
Canını alanlar
Son yolculuğuna uğurluyor
Sahte gözyaşları ile
Ne anası ne de bacısı yok
Veda etmek için
Kalkıyor yerinden
Sığamıyor evine bedeni
Sığamıyor ruhu dünyaya
Ölüm ensesinde dolaşırken
Soluk almaktan korkuyor kadın
Kapının zili ile irkiliyor
Duvara yaslanıp diz çöküyor
Ölümü kapıda mıydı ?
Meryem’in canını alanlar
Şimdi onun için mi gelmişlerdi
Düşünüyor
Kendinde bir suç arıyor
Hani şu ölümü hak edecek
Bir kırıntı bulmak için
Oysa
O sadece sevenlere kol kanat olmuş
Meryem’i mezara
Kendini korkulara gömmüştü
Kadının bir adı da töreymiş
Yasakmış sevmek sevilmek
Modern bir kölelik
Koşulsuz şartsız itaat
Sözde ayakları altında cennet olan kadın
Daha beşikte başlar
Karalar karası yazgısı
Din arına saklanıp minik ellere
Düğün kınası yakılırken
Minik bedenine giydirilir
Adına gelinlik denen kefen
Bilinerek o gecenin sabahına çıkmayacağı
Körpecik bir fidanken
Nefsine hakim olmayanın kurbanıdır
Öldürmekle yetinmeyip
Elleri semaya açılmasın diye kesilen
Bir bidon benzinle ateşe verilen kadın
Neydi suçu
Hayaller kurup
Mutluluğu beklemek mi?
Ölümüne sevip
Örümcek beyinlere kurban verilmek mi ?
Mükâfatı
Cennetti ayakları altında barındıran kadının
Yoksa tek suçu
Kadın olmak mıydı ?
Zil sesiyle bir kez daha irkiliyor
Yavaş yavaş yürüyor
Titrek elleri ile kapıya uzanıyor
Kim o demeden
Aralıyor kapıyı
Ve tek bir kurşun işe
Gözleri açık seriliyor yere
Selası çoktan hazırlanmış kadın ….
5.0
100% (12)