6
Yorum
24
Beğeni
0,0
Puan
1583
Okunma

seni özlemek
sevdamdan alıntıdır
...
ateş böceği çocuklar
şehri bayrama boyarken bu sabah
pazartesi çiçekleri satan çingene kadın
gözleriyle sen ıslaklığı yağmuru
bendeki deniz yosunlu hasretine yağdırdı
suların çizgisiz sayfalarına
imla hatalı ütopik şiirler yazmam bundandır
haziranı güneşin memesiyle doyuran bahar anne
en çokta senin beyaz giyinmiş ten atlasında güzel
ayıklanmış sohbetlere
çay demiyle gelmen akşam üstleri
ve sarmaşığa serilmiş sarı sıcak
ve doğal dağınıklığıyla kokundan ıhlamur
ve bütün pencerelere uğrak rüzgarın
beşinci mevsimidir sesin
kaldırımın parke taşlarında unutulmuş adımları giyip
kapına yüzyıllık yolculuktan geldim
sonra
bir kitabın büyücüsüyle okuduğum hikayelere
adındaki yeniliği
yaşamın renklerine katarak önsözler yazdım
şimdi kelebeğin o muhteşem ömrünü
saçlarının günlüğüne kirpiklerimi ayraç yaparak
demlene, demlene seni anlatıyorum
ışıkları öldürülmüş evlere
gece laciverti masalları dökülür artık
duvarların dış ülkesine
içeride hudutsuz sevmelere and içmiş
yasadışı arzulardır sevişmelerimiz
ve tenine gül yüzlü göğü çizerim
bir hatıranın sokağında gramofon cızırtılı şarkılar
ardı sıra palyaço ironileriyle sökülür ağlayışlarım
çoğulum tekil senlere doğaçlama hüzünlerle
bağır, çağır kıyametim sana
suspus imgeler giymiş paragraf yansımayla
ben sana sıradanlaşmış bir günlük suçla seslenmiyorum
ben sana bin yıllık hükümlü siyah beyaz fotoğrafların
mahkumiyetiyle çığlık oluyorum
dudak ucunda bir evren kur şimdi
ben orada sadece bir dünya olmak istiyorum
...
bir mektubum
ikametsiz çığlığına
eğri, büğrü harflerle kazınmış olan..