5
Yorum
23
Beğeni
0,0
Puan
2545
Okunma
Sonrasızıma...
Gün gelir de kızıl bir gölge sürerse izimizi
ve gecenin siyaha çaldığı vakitlerde
vurursa boynunu hikayemizin
ellerimiz tutuşmadan sönerse son kıvılcım
sakın üşüme
nerede olursam olayım
sensiz düşleri yasaklarım kendime
ana rahminden düşmüş gibi
isimsiz olur yitikliğim
çöküp kalırım bir şişenin dibine
tortuya dönüşür hiçliğim
ilmek ilmek sökülür
dallarım gövdemden
yapraklarım hiç benim olmamış gibi
yabancılaşır
ben gibi
sen gibi
gece gibi sessizce
ölür köklerim ve soğurum
o kadar soğurum ki üşüyemem bile
sonra gözlerin gelir aklıma
gözlerime nehir gibi akan gözlerin
doğrulur canım iki büklüm devrildiği yerden
uçup gider baş ucumda bekleyen alıcı kuşlar
seni özlerim
deli deli özlerim yine
bil ki
perdesi inerse bir gün bu oyunun
o son repliği hiç kimse değdiremeyecek dilime
ağır aksak gölgeme vururken yakamozlar
dudaklarımı mühürleyip
sensizliği denize dökerim
ve sen sevgilim
ne zaman özlersen beni
yasla başını cam güzeline
derin derin susan sokağa bakarken
bizim şiirimizi oku yine...
Değerli hocam Ahmet Ormancı’ya sonsuz teşekkürler...