1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1394
Okunma
Pusatlar kavga şiiri
Öpülesi kan dudaklar sevdaya kuru
Rahmet bir ranza kıyısında şefkatlice
Öyle yorgunsun ki dokunuyor tellerime
Binlerce susuz içilen sek dert defterleri
Cezasını bilmeden yatan mahkumlar gibi
Şiire tutuklandığını öğrendim
Aşka dair tüm kokuları
Papatya fallarından öteye taşımışsın
Ihlamur bahçeli bir mavi köşk
Sensizliğe rağmen ayakta kalan gurur
Kemiksiz bir vücut
Ve temsil edilen hakim bakışı
Sırma saçlarında
Dökülür gerdan-vari kaküller
Ahhh Ahhh manolya
Ağır kavgam suçlarını öptüğüm kadın
Bilir misin ne zordur
Severken ayrılmak
Dudaklarından yakalamadan tuzu
Deniz gibi köpürerek
Aşka ihaneti gömen yelkenli olmak
Bırak o günlerin yasına
Demir perdeli ülkeler arkasına
Buğday başak kokulu avuç içlerine
Bir damla kan düşüreyim
Ege denizinden tut beni
Diyarbekir ovasına düşeyim
Cilve doy diye diye
Bakü üzeri Kafkaslardan
Boynuna dolanan eşarbın
Tel tel işlenen halkavari sünbülün olayım
Gökkubbeden akdenize uzanan
Caşıl caşıl Türkmen kokan
Dağları etekleri tomurcuk
Beyaz dölleriyle ellerimi öpen
Çam kozalakları misali
Mavi yazmalı kelebeğim benim
Nasıldır oralar ?
Öyle özledim ki seni
Gönül şehrimin kıyısında beklerken
Elleri yaradana mektup yazan
Çifte kumrular hükmünde
Parmakları mühr ü aşkla bezenen
Hülyan olayım... Mecnunun olayım...
Öpülesi yanaklarında yaş belirdi
Kimsesizim benim
Özlemler biter bir gün
Güneş doğacak
Pek yakında çimenlerin kokusuyla
Uyanıp ıslak dokusuyla
Eteklerinde bayramı kutlayacağız
Benim namusum şerefim...
5.0
100% (4)