1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
2516
Okunma
O hilal bakışlarına kurban
Toprağındaki bereketine nakış olayım
Hastahane köşelerinde kan damlatırken
Cezamı sen kes cehenneme razıyım
Gelin olursun püsküllenir yıldızların
Kar gibi bembeyaz bir akşama düşer
Ülküm bayrağım kahramanlıklarım
Sonra şafak söker türküler mırıldanır dilim
Şöyle bakınca dağların sırasına
Viyana’dan Kandahar’a koşarcasına
Kıratlı kutlu beyler gelir otağıma
Bir akşam vakti nedensiz çalınır kapım
Kimden geldiği bilinmeyen
Bir mektupluk aşktır sazım sözüm
Öyle sevinirim köşe başında görünce seni
Titreyen bir volkan gibi nazik ince bedenin
Hilal kıvrımlı saçlarına dokunsam
Şöyle balaları oynarken bir kopuz raksında
Hareli bir mendile damlatsam gözyaşlarımı
Beni mutlu ettiğin için yudumlasam pınarlarını
Ülkem sevdiceğim can yoldaşım benim
Tütün tarlalarında güneş öperken alnımı
Ağlarına takılarak muradımın
Yunus misali ham meyvadan
Nar gibi kızarmaktır aşk
Ve sen güzel ülkem
Köprüden geçerken gelinler
Salıncaktaki bebeklere umut ederler
Ve öperken dudaklarından çoban çeşmesinin
İki dilim umutla bezeli dert heybesinin
Nakış nakış adıdır aşk
Camiden kışlaya düşerken gün yüzlü çehreler
Allahuekber derken dirilir tüm ümitler
Esnaflar kepenklerini merhametle açarken
Kim kutsal ruhu alabilir ki ellerinden
Ve çayların rengide sendendir hilal bakışlı nazlı ceylanım
Simidini satarken ayakları üşüyen arslanım
Ceketinde gizlediği nenesinden hatıra çörek otunu
Vatan aşkına nazar değmesin diye gizlediği gibi
Adını bir sır gibi saklayacağım
Sana olan sevdamı
Hep yazdım... Hep yazacağım
Bak yine yağmur başladı ağlıyor musun ?
Güneş bize doğdu görmüyor musun ?
5.0
100% (4)