6
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1536
Okunma

Buharlaşıyor düşlerim
Senelerin yıkıp geçtiği binalar
Sanki toz duman, gün ve gece
Evetsiz kalmış evlilikler
Ve daha nice mutsuzluklar
Masa başında yaşlanıyorum
Kalbim kırışıyor şimdi olağan seyrinde
Soyut katliamda kalbim
Oysa bir hayali bölüşecektik seninle ey yârim
Oturur musun şöyle
Şarkılar dökülüyor dudaklarımdan
Kütüphane arasında saklan
Saklan sonra ne kalır geriye
Ne kalır söyle
Begonyalar kokluyorum
Sevgilim begonyaların kokusunu duyuyor musun
Seni düşünüyorum bir cuma gecesi
Ertelenmiş buluşmalar geliyor aklıma
Geç kalınmış mutluluklar
Gönlüme iliştirdiğin soğuk çelik
Sorarım sana
Bir sokak ortasında gülüşmek nedendir
Kedili kütüphane
Sevdamın eksik kalmış yanı
Yarısı yenmemiş ekmek
Çekip gidişlerin geliyor aklıma
Ve içimde kalabalık başlıyor
Şimdi dur Fransızlar beni tanıyor
Su dibinde sayıklayan kuşlar
Tabaklarımda kalan dudak izin
Örneğin Kral IV. bilmem ne
İngiltere falan krallık
Bir melodi: do
Yasaklı sevişmeler başlıyor günbatımından sonra
Caz mevsimiydi
Bir salkım üzüm için neler verilmezdi
Oysa ne kalırdı sen beni düşünmezsen
Bir demet çiçek kalırdı
Sekizden geriye doğru rastlantısal sayılar
Ve saatler
Adını tik-taklayan saatler
Gece on iki ya da on sekiz
Ne fark eder
Mevsimlerden yasaktı artık
Emmanuel sinemada yok
Git hadi topla sevilmişliklerini
Bir resim daha karartalım bu geceye
Ne kalır
Ne kalır sadece gözlerin susarsa
Hafta hafta yaşlanan sevdam kalır
Ölümsüzlüğün ardındaki ölüm kalır
5.0
100% (12)