32
Yorum
49
Beğeni
4,9
Puan
2354
Okunma


Göz ucunda beliren aydınlığın krokisi çizilir gün ortasında,
Yeşilin her tonu kör bakar kara suyun ağırlığında…
Bakmayın hüzün yumağı sardığıma
Gözler karanlıkları oyalar şaşkın ürkek
San ki, yamaçlarıma kar yağdı üşüyen iç dünyamla,
Kasım ayazı ekim’in kucağında beslenir
Çok kelimeleri yakar dimağında
Hüzünleri yaprak yaprak yırttı
Döktü acıları bedeninden
Utanmayan kör duyguları törpüledi
Sonra ki, ertesilere
Saniyeleri kovalar gizliden yelkovan eşliğinde
Tükenen umutların delik noktası düştü yine
Hayalin torbasından acı feryatla
Kara parçasının en karasına büründü tenler
Yeşeren filizlenen hayatlar
Emek kavgasında yenik düştü
Haykırıyor gölgesine vurulan serzenişler
Yollarını bekleyecek yarım kalan sözler
Tutunamayan eller dokunası hasretlere
Daha nereye daha kimler
Çarpıyor içime doğan hüzün duvarlarıma
Dökülür çelme takan duygularım
Soğuk taşların gölgesinde umutlarımız dualarımızda kilitli kaldı,
Rüzgârın esintisinde uyanır toprak mucize olur belki…
Kömür karasına verilen ömürler, gel de yak şimdi buram buram acıyı sobada …
Nurcan Bingöl
05/11/2014
5.0
95% (42)
3.0
2% (1)
1.0
2% (1)