10
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
1843
Okunma

ester! bizim ester
anka sürüsünde bir garip serçe
sıradan dudakları yani insaoğlunun
ve olağan nefesler alıp vermesi
yaşaması, ve ansızın ölmesi
yeni kelimeler doğar gibi yeni harflerden
söyleriz sustuklarımızı yeri gelince
ester! bizim ester...
bir bilinmezin alacaklısı
eski nehirlere haykırdığım hep adın
sarı sıcak bir nil resmine
kirli bulanık bir ganj
çaresiz müritleriyiz yani kadim doğunun
bir olmayı terkettik, korkmuyoruz firaktan
volgada solan çiçekleri eski insan soyunun
yeşeriyor bir bıçak gibi şimdi yetim fırattan?
yeryüzü diyordum ya...
yeryüzü işte... duvarsız, amansız bir zindan
kaçarım kaçarım...
kurtulamam sana doğru olmaktan
söylesene bizim ester!
bu kaçıncı kahroluş?
bu kaçıncı yüz çaldığın kadınlarımdan?
hem kaçıncı savaş?
ardında kimsesiz, kör çocuklar bırakan
5.0
100% (25)