2
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
1022
Okunma

KESKİN DİLLİ LACİVERTLER
Mart takvimleri bak yarıladı güneş ısırıyor
soğuk rüzgarlar yakalıyor terli bedenimi
adını aşk koyduğum sevgili neredesin?
şu keskin dilli lacivertlerin sesiyle gelsen
dalgalarda bozulsun belki de o artık sessizliğin
rengarenk o oyalı örtü hala gül kokuyor boynumda
başında daha çok yakışıyor
sakın ha!onu çıkartma diye tembih etmiştin
bak sim sarma dallar işli kaftan
cekete baş harfini işledim
denizcilerin kaderimi bu yoksa?
aylarca sürecek belkide hiç olamayacak
derin sulara batmış belkide en acı gerçeğin
ipek çizgili Şam kumaşı sanki harflerim
yırtılacak diye korkuyor mısralarında seferlerim
gemilerin sesinde bazen çığlık çığlığa sanki haberci
şarkılar bir dolu
kalabalıklarda sendin oysa hasretim...
KALABALIKLARIN ARASINDA
GEMİ SESLERİ
BAK YİNE ÇIĞLIK ÇIĞLIĞA
SANKİ ALAY EDİYOR HERKES
SİSLERİ SÜPÜREMEYEN
ŞU İNATÇI RÜZGARLARIN
YOKLUĞUNDA
GÜLİSTAN’IN AŞK ÖYKÜSÜ
binay