13
Yorum
17
Beğeni
0,0
Puan
1366
Okunma

gül koydu adımı, yar olmadı
birlikte yaşamanın paylaşmanın sathını
elimden aldı,kapattı
kendi ç’evriminin içine
dikenli tellerle ördü,sararttı
sinek kadar bir şey değildi sevdam
çalıların arasında tavşan yüreğim
bir tas süt gibi mayalandı
uykuya bırakıldı
dört duvar çatıldı üstüme
dört bir yandan ezilmiş,hırpalanmış
kimse kaldırmadı düştümde
bir balon değildi aşkım
göklere havalanmış
beyaz bulutlarda taht kurmuş düşleri yoktu
hem örselenmiş, yırtılmıştı gelin duvağı
yinede sağlam basardı ayakları toprağa
bilirdi sarımsak kokulu elleri
kimse tutmayacaktı kendinden başka
bekler bakardı kazmanın ucundan
çıkacak iri patateslere
bilirdi o ayarsa doğar gün
kaldırır simsiyah peçesini
makinaya,toprağa,iğne ipliğe
emeğe banardı ekmeği işçi elleri
bilrdi kadın büyürse
erkek de büyür
eşit büyür çocuklar!
bir yol değildi sevdam
canı isteyenin nara attığı
küfürlü kavgalı bir meydan
üstünde hayvanların otladığı
yasaklar töreler saltanatı
kadınlı erkekli oynayan insanlarla kol kola
oynama gülme diyenlerle kavgalı
zamana meydan okuyan köklü bir ağaç
zorluklarla çıkılan bir yüce dağ
bir zirve
sinek gibi öldürülemez,geçmişte kalan
açığa çıkarır,yeni patlayan tomurcuklar
gün yüzü karartıldıkça
çiçek açar sevdalar.
nefret bile etmiyorum artık
kendini yıkan adamlardan
büyük aşklar büyük nefretlerden doğar!..
16. 8. 2014/ Glenay
Dün bu şiirimi buraya kaydedecekken, başlığından yeni bir şiir yazdım
ve sayfama önce onu ekledim.