Kendinizi bu kadar paralayıp durmayın
Bu millet yalan, dolan yutmuyor efendiler
Puştluğa kahpeliğe boşa akıl yormayın
Yaptığınız planlar tutmuyor efendiler

Bu ülkeyi her daim birbirine katan siz
Vatan elden gidiyor deyip nutuk atan siz
Devleti ona buna peşkeş çekip satan siz
Hiç kimse sizin gibi satmıyor efendiler

Kaybeden siz oldunuz attığınız her zarda
Makam mevki uğruna onur da gitti ar da
Kurtlu baklanın bile kör alıcısı var da
Alayınız beş kuruş etmiyor efendiler

Doksanlara bakalım gitmeyelim uzağa
Namaz kılan kim varsa çekilmişti kızağa
İltica yalanıyla eştiginiz tuzağa
Maymun gözünü açtı batmıyor efendiler

Öcü gibi gördünüz baş örtülü kadını
Yasaklarla bozdunuz ağzımızın tadını
Değil oy, size selam verenin avradını
Milletin size kini bitmiyor efendiler

Bol keseden attınız vaatler savurdunuz
Vaktin de bu milleti yıllarca kavurdunuz
Siz ki putlara tapan gavurdan gavurdunuz
Şimdi müminim demek yetmiyor efendiler

Kim yurda hizmet etse darbeyle indirdiniz
Muhtırayla korkutup Orduyla sindirdiniz
Zamanın da hileyle  çok rüzgar dindirdiniz
Artık sizin borunuz ötmüyor efendiler

Seksen yıl Atatürk’e dayayıp sırtınızı
Durmadan oynadınız laiklik kartınızı
İte kopuğa maşa ettiniz partinizi
Aklı olan size oy atmıyor efendiler

Bir parçacık dirayet olmalı her insan da
Oysa siz sıkışınca kıvırdınız bir anda
Şu dere kenarında yayılıp duran Manda
Sizin kadar çamura yatmıyor efendiler

Koyunun olmadığı yerde Keçinin ismi
Abdurrahman Çelebi olurmuş gayri resmi
Boşuna sevinmeyin bu işin dalga kısmı
Sizi kimse sürüye katmıyor efendiler

Eski bir mesel vardır Ayının postu olmaz
Müslüman bir kimsenin gavurdan dostu olmaz
Türküm diyenin Türke bu kadar kastı olmaz
El bu kadar husumet gütmüyor efendiler

Bu şiir cümlenize beyandı bunu bilin
Halk gaflet uykusundan uyandı bunu bilin
Artık bıçak kemiğe dayandı bunu bilin
Bu devran böyle gitmez gitmiyor efendiler

Mutlu Aydurmuş