1
Yorum
17
Beğeni
0,0
Puan
1478
Okunma
Eğer siz duvarların ardına saklanarak;
kafiyesi Şiir olan çocukların imgelerini:
Ağzınızdan küfür ve köpük saçarak
Bozuyor dağıtıyorsanız; hiç olmadık mevsimlerde
Benide o vakit bulut vuruyor
Şimşek çakıyor gözlerimin önünde
Sağanak olup yağmak istiyorum
Duru göllere demirlemiş leşlerinizin üstüne
Çığlıklarınızı yutsun azgınlığınızı örtsün;
en hoyrat girdaplar
Zambaklar yıldız olup
Şavkımalarla duranda geceye
Haylice çürümüş
Haylice yorgun yağmurlar
Her şeyi titreten kanat sesleriyle
Dalında yaprakları rüzgar bekleyen
Menekşelere itiyorken serçeleri
Kimi zaman hüzün tutuyorken geceyi
Dağların ötesinde gökle yer arası ittifak başlar
Kelimeler ararım son şiir için
Lakin elest bezminden beri
Bulut uğrar,
Rüzgar uğrar,
Yılan uğrar
Dut ağacının gölgesinde uyuklayan
Kalemimin ucundaki serçeye
Oracıkta yastığıma deşer kederleri
Rüyalarımın kıyısında gezdiririm
Güneşe karşı sessizliği
Ezbersiz çizerim
Eksiksiz anlatırım leylayı
Yinede anlayamam a çocuk
Baykuşlar başucunuzda neden dolunay
Oturup parmaklarımı yakmalıyım
Sonra inzivaya çekmeliyim heceleri
Çünkü
Bütün güllerde yas
Her yanım ölüm tortusu
Kulağımda uğulduyor saçlar
Ve umut çıngırakları
Gerdanıma bağlıyor
mimozalı çocukların söz incilerini
Çağrılarıyla deliniyor kalkanım’ da
Tarihin duvarlarına yaslanıyorum