6
Yorum
24
Beğeni
0,0
Puan
2671
Okunma
biri göğümü çaldı hafız
yağmuru mu
şimdi başkasıyla ıslanıyor toprağım
çok zor sorular soruyor halim
bir ülkenin çehresi
alınıyor sözümden
birkaç gün çıkmaz diyor hafız
yağmura
kim ki diye sual akıyor teninden
o bildiğim tanrı gölgesini düşürüyor göğüne
ve sesini bir mevsimle sunan
kim di hafız kim
ıslığımdan kaç yaş üfürmüşüm bir bilsen
göğün hangi sözüne kanayım şimdi
ıslansın diye cebimdeki mevsim
şakağına rengini dayayıp yitip giden kimdi
papazı uyanınca türkünün
hafız kalkardı yerinden
in bir süre inadına yaslanırdı
cin çıkardı közümden
köz kaç harf yutardı deyiminden
söylesene hafız
toparladığım bazı irkilmeler
su yutkunan toprak
derdi hafız
çatlağına kızmazdı
kimse daha hiç küsmemişken iliğine
baş ile bağrışmazdı
ölü seven yaşam güzergahı gibi
elleri sevecen imtihanlarım da oldu
yukarısı kalabalık ve yoğun
toparlamaya çalıştığım her şey üşüyor
sanırım yağmur yağıyor
içliğimden içliğime
ilk kim üşürse
ateşi toparlayıp götürün ona
derdi hafız
üşüdüğünü bilmeyenlerdenim
hafız
biri göğümü çaldı
yağmuru mu
şimdi başkasıyla ıslanıyor
toprak
bir şey de hafız