0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1451
Okunma
Seni bir gün mahşerin en kalabalık yerinde
Bir atla kaçırıyorum
Yelesi kırmızı, gözlerinde üç ton kirpik
Yanakları amiyane tabirle minder
Ben seni koala kadar seviyorum
Hastalıklar çıkıyor bir at üstünde benim bu düzensiz kışlamdan
Bugün İstanbul’a biraz sen yağıyor, biraz soğuk
Ben diyorum, bu Senegallilerde bir şey var diyorum
Sen bana bitter çikolatanın lezzetinden bahsediyorsun
Ben seni bir tuz kadar seviyorum
Yürüyoruz kapalı bir bulvarda
Pek de hastalıklı bir bulvar bu
Birkaç kukla bizim peşimizde, bizi izliyor
Ben yutkunarak konuşuyorum çünkü kelimeler boğazımda çok fit
Ben seni sokak sanatçıları kadar seviyorum
Biraz minder aldım elmalardan kalan
Burası Cezayir mi Tunus mu bilemiyorum
Lakin menekşelerden gelen bir parfüm kokusu
Bir kokusu ki, iki kere koklamadan olmuyor
Ben seni yollar kadar seviyorum
Biliyorum art arda gelen her kuş
Senin için bir katliamın eşiği demektir
Sözgelimi her katliam bir sinema perdesi kadar usulsüz
Yok oluş yokuşundan aşağı doğru tepetaklak yuvarlanırdım
Ben seni bir aysberg kadar seviyorum
Senin sesin bir yudum viski kadar acıyor
Gözlerini sorma ki kaşların var üstünde, biliyorum
Beni asıyorlar her gün kaşlarına ve
Sallanıyorum bir boğaz türküsü gibi her salıncak kadar eşsiz
Ben seni amansız bir intihar kadar seviyorum
Biliyorum, üşüyorsun
Oysa seni sevmek ki üşümenin dörtte üçü
Bu bir Kasım sabahı, yaz çıkageliyor her sabahları
Gecesi sönük kış
Ben seni dev imparatorluklar kadar seviyorum
Ben şair olursam çıkagelir tüm mutluluklar
Sen gelirsin yanıma ve kütüphanem olursun
Biz dizelerin kaldırımlarından içeriz üç beş bardak şarap
Donmamış bir kış güneşi kadar güzelsin
Ben seni çay kadar seviyorum
Arşınlar kadar yol yürüdüm mezarlıklar tarlasında
Bir kere diyorum, bir köpek beliriyor ansızın
Köpek de köpek ha, Sayın Tanrı’nın cezası
Birkaç özel kelimelerle zırhlanmış savaşa gidiyor
Ben seni yuvarlak masa şövalyesi kadar seviyorum
Hayli zor, biliyorum. Seni konuşmak
Seni sevmenin yarısı eder ben de yarası yoksa
Doğrudur, dörtte üçü üşümek ve gayet de rasyoneldir
Omzum var, omzum bir tüy kadar edepsizdir
Öyleyse, sen beni bir yengeç kadar sevmelisin şimdi!