14
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1829
Okunma

Hangi ağıt dindirecek
Hangi yas geçirecek
Kerbelânın sızısını
Hüseyinler mi ölmüş yoksa Esmalar mı?
Daha dün elveda demedik Esma’ya
Zulüm tuğyanı
İnsanlıktan uzak kanlı gölgeleriyle
Küçülürken cisimleri
Satır satır acılar yazılırken Yezid kaleminde
Daha ne kadar uyuyacak gözlerimiz
Ve daha ne kadar susacağız
Şimdi Kerbelâ Fırat gibi ç/ağlıyor
Yüreklerde kin hanelerimiz viran bağlıyor
Nedendir bu matem kimedir firak
Haydi Müslüman diril ve ayağa kalk
Önce temizle harama b/akan gözlerini
Sonra sarıl Kur’ana
Arıt kini nefreti kucak aç hasretle sevdiğine
Söyle çekinme aksın dudaklarında ki mahpus lehçe
Dua dua konuş Rabbimle
Rahmetin sağanak olduğu şu günde
Bir hazreti Adem niyazı duyulsun
Eyyüb yaralarımıza merhem vurulsun
Nâr’ın nur olduğu ateşler sönsün İbrahimler gülsün
Nefis hutumuz artık karaya vursun Yunus lisanıyla
Denizleri aşsın okyanuslara ulaşsın Musa’nın asasıyla
Binlerce İsa dirilsin şafak doğarcasına
Yakuplar Yusuflar’a hasret kalmasın
Yusuflar kuyularda zindanlarda olmasın
Mektepler yanlışlara yol bulmasın
İdris nebi kefen değil edep gömleği biçsin
Bedeli kanla ödenmesin fani dünyanın
Ah Hüseyin’im vah Hüseyin’im
Haykırışları arşa yükselmesin
Kainat güneşimiz Zühre yıldızımız serrehberimiz Efendimiz
Biat-imiz sanadır!
Ve kim Yezid ise şunu bilsin
Şehadet ölüm değildir bize
Şimdi Fırat gibi gür bir seda ile
Ey bedbaht Yezid güneş balçıkla sıvanır mı?
Kıyamet kopmadıkça bu yara kapanır mı?
Doğacak bize vadettiğin günler Hakkın
Budur dimağımızda tamamlanacak bildiğimiz dua.
Salât ve Selâm Resul’üne ve Âl-i Beyt’inin üzerine olsun!
Muharrem ayı hayırlara vesile, yeni Hicri yılımız kutlu olsun!
5.0
100% (12)