NidaSenli düşlerim üşüyor Aklım viran Saklım ziyan Zamansız yaprakları kuruyor Veda ağacının vadedilmiş baharların terkinde Çürüyüp gövdesinden devriliyor Hüzün takviminde Bakışımdan bir demet düşer kışa Titrer kirpiklerim Buz bakarım aynalara Keşfedilmemiş bir toprağın Çelimsiz taşları gibiyim Unufak olmaya meyilli Ferhatin tüy yüklü gürz darbesiyle İstila edilmiş vatanım şimdilerde Kar yağsa tufan bassa umursamaz bir hâl Sanki; Üşüyorum... Kasım soğukluğu bu Beni bilirsin, Davudi bir nidayla Sana uzaktan seslenirim Ki; tutkulu bir aşkla Kapalı bir zarfla Sana mühürlenirim İzince ısınır kozada kelebek hallerim Bir yanım keşmekeş bir yanım ince sızı Tel tel olmuş saçlarımı taradım gün boyu Hafif bir ıslık gibi yalıyor o hoyratlaşmış duygularımı sevda söylemi İçimin deltasından Ilık ılık sevdanın denizine Sana akarım Haykırdım ince yontulmuş bir kayanın içinden İçimde peri kuşları uçtu Gün’ahsızım içimin sevda sızısında Anla ve duy beni Ateşe yankı bulan çığlığımla Dilsiz bir eceyim Kimsesizliğime siyahtan libas ne çok yakıştı Bir gece söylencesi gibi titriyor mum ışığında romantizm Giydir şiir, şiir âşkın latif sözleriyle teni İklimi kış mevsimler Gözlerinde bahardır bana zaman Yeşilmiş maviymiş ne çıkar her rengin özünde siyah var. Nuray AYHAN... |
Gönülden kutlarım değerli kaleminizi. Daha nice eserler diyerek.
Saygılarımla.