2
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1161
Okunma
Bir cinnetsin
Kar beyaz gömleği beynime giydiren
Dirilten ölümsün
O yırtık kefeni kemiklerime diktiren.
Bazen bir izmarit yanığı
Bazen de bir zerdüştün yangını
Yıkarken iyiliği;
Kötülüğü can evinden kül eyleyen.
Hasretin inancı yok
Ben yine de
İman ettim sabrımdaki telaşa.
Müntehir şafaklara sarılıp
Her taze sabahı perdelerken takvimlerden
Adınla başlarım yokluğunu tırnaklayarak yırtmaya.
Günlerim üç öğün kanser:
Sabah,aç karına
Dünden kalma miyopi keder
Akşam, karın tokluğuna
Hamdeden hipermetrop ümitlenmeler
Ve gece
Arada sıkışmış
Şaşı kalan devr-i daim geçiştirmeler...
Güneş en berrak acısıyla
Işınlarını bahşederken is tutmuş uykularımıza
Ruhuma yamalı hasretini giyinip
Düşlerimi uyandırırım
Mumyalanmış insanlığın suratına.
Bir çocuk nasıl üşürse
Annesinin azarından
Başını okşayacak bir şiir nüfuz eder o an
Damarlarımı yontan maharetsiz kanıma:
’Sana çarpan soğuk
Bir savaştır iki dünya kavgasında...’
5.0
100% (3)