7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
953
Okunma
uzun bir azaptan çekiliyorum
kan izleri hala tırnaklarımda
kalbimi törpüleyen yıllar boğmakta
aşındı nefesim naz tımarlamakla
hiç bir ferdin boy ölçüsüne denk gelmedi çilem
ki hala kanamakta
yaşamaksa gün aşırmak geçmişin grisinden solgun geleceğe
yorgunum hayat
senle hesaplaşmaya mecalim yok
suskunluğum çok derin
bakma yüreğimin isyan söyleşilerine
işkencelerin merkezinden geliyorum ey çocuk
bak
coşmuş gözlerimde iki ayrı ırmak
algıla acıyı
incir çekirdeğinde gezinen kaprislerinle oyalama
geçti
etimi acıtan mor yaralarım
ruhum hala esir kasırgalara
açıyor her gece kabuslar cehenneme
uykuya aç gözlerimi
gebe bugün de iç sesime
cevabı şaşırmış sorgular çekti beni içine
zamanı zamanla öldürmek gerekse de
kör hançerin günlüğünden düştüm bir kere
ardımda bıraktığım hayat kan seli
kurumaz
öldürmez de
içim çöl
görünmez serap dışıma
kalıbına tükürdüğüm katiller geçti ömrümden
kendime ihanet eden ben miydim yoksa
insan sanıp kahpeleri
sahibim kimdi benim
nasıl verdi usuma basiretsiz emirleri
hep seçme seçilme hakkın vardı
lakin bunu hiç kullandırmadılar
geçirirken güneşi süzgecinden
satanlar dünümüzü
bıraktılar yarınlarımızı ipotek altında
inme gözlerime kirpiklerin ıslanmaz çocuk
kuruttular nemini hayatın
sana da bu susuz vaha kaldı
ek
biç
istesen de
bir avuç maviyle avutamazsın kendini artık…!
Sude Nur Haylazca