1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1140
Okunma
Soluklan diyorsun bu şehirde
Bir kitabın ön yüzünden İstanbul gülümsüyor
Fonda siyah beyaz bir kare
Tüm kadınların hüznü soluğumdan
Sesleniyorum gidişine
Biz ki kaybettik gündüzü
Sarkık dudaklı bir kederin pörsümüş yüzünde
Ellerimiz soluksuz
Boğulduk şehrin fotoğraflara düşmezliğinde
Sığınaklarımızın toprağına yoğrulmuş nice anlamdı sesin
Sen ki aşktın
Gözlerin başlatırken sağnak yağmurları
Yaşlarımızın çokluğunda kuruduk
"Şimdi uzaklardasın" ezgisinden dokuduk gül dalına kanı
Bulaştık kalbine
Yokluk denen kor kelimenin kederinde yanarken
Hiç pişman olmadık
Sustu soluğun bilinmez bir gecenin cüceliğinde
O gün sonsuzluğa yorulduk
Sözden önce soluk göçtü
Ve sustuk
Sesleniyorum sana tüm kadınlarımla
Ki tüm kadınların hüznüdür soluğum
Götür beni gittiğin meçhule
Saadet Yıldırım Ünal
5.0
100% (7)