Ve sen...
ardında o kadar ’acı’ bırakmasaydın
belki
mutlu olabilirdim.
Sen de ’acı’ diye yazıyorum.

DALGALARIN SİLECEK MESAFELERİNİ HASAPLAYIP
SİLİNMEYECEK YERLEREDE KUMLAR ÜZERİNE YAZARDIM İSMİNİ...

Bencillik diye birşey var dünyada,
mutlu olmaya yarıyor.
Hatırla!
Önce ben diyorsun...
ve sonra mutlusun!

REVAMI ŞİMDİ BU..


Kaybedilmiş bir harabeydin;
ve sen de...
bir gün,
çok gün,
beni kaybettin.

KINALARI YAKTINMI GÜN GÖRMEMİŞ YÜREĞİNE..

Kimisi;
sabahları uyandırmaya kıyamazmış
bana, sabaha kadarki uyku bile ayrılık gelirdi.
Özlediysem özledim;
yok öyle bişey!
Uyan...

ÇAKIR KEYF SARHOŞLUĞUNUN ÜZERİNE GÜNDOĞDU..

Yüreğinin bildiğini aklın bilmeyebilir
Aklının her bidiğini de yüreğin sevmeyebilir.
Onlar, günün birinde,
bir yerde tokalaştılar diye,
anlaşmak zorunda, hiç değiller!

VE BEN HATIL AGACI DEĞİLİM YIKIK DÜVARLAR İÇİNDE..

Aşk, ilkel bir acıdır
İlk’tim...
el’i sevdim...
acı’dım.
Unutmak cesaret isterdi,
ben koca bir korkaktım...

PAMUK ŞERİNE KANMAM ARTIK SENİN..

Tarih tekerrür ederken, torpil geçmez;
vurur yüzüne tüm gerçekleri.
Şimdi, yediğin o tokatla yürüyeceksin;
anca gidersin.

YÜRÜ ENSE TRAŞINI GÖREYIM SENİN NARAN OLSUN KAHKAHALARIM ARDINDA..

Nereye gitsen ben çıkacağım o duvarda,
kime sığınsan...
hangi yıla selam etsen, dönüceksin hep bana.
Sen şimdiden vur kafanı,
dağlara, taşlara.

FERHAT OLSAN NE YAZAR ŞİRİN İNZİVASINA ÇEKİLDİ...

O kadar kolay değil bu işler;
’’Onu böyle sevdim, napalım bunu da böyle severiz’’
manavdan karpuz almıyorsun kan rengi,
can alıyorsun ömrüne,
can veriyorsun birine.

NE KOYDUN Kİ AVCUMA ŞİMDİ NE CALAYIM SURATINA..

Bana göre papatyalar açacağı mevsimi bilirdi.
Yine bana göre;
neyse...
yapma çiçek ne güne, değil mi.
hem huzurlu da... su yok, güneş yok,
yaşar gider hep aynı renktte,
yanıbaşında,
ölümsüz.

HAYIRLI OLSUN OYUNCAĞIN

Günün birinde dedi ki;
’’Hayatımda senin kadar kendine güvenen biri görmedim’’
İyi ki öyle
ya sana .....?

SANA NE DEMELİ..

Özgürlüğünü kıskandı diye öfkelendiğin aşkı
kıskanacaksın.
Ve sen buna, birgün
sevineceksin.
Sarıl gördüğün ilk fındık ağacına
Korkma...
annen artık kızmaz.

MASUM COCUK HALLERİN TAKIN KORKMA..

Yani;
zamanında, parası için Hacer’i seçmiş,
aşkı sollamış,
Ali’nin çocuğuna, bere bile örülmez.
Memleket gibiydi aşkım,
sonra satıldık

SORARIM ALTIN DEGERİNDEN NE KAYBEDERKİ

Ve siz..
pardon ağız alışkanlığı
saygımdan diyemiyorum;
sen...
oldu işte
Sen!

DALGALARDA SİLDİ İSMİNİ SAHİLİ TERTEMİZ YÜREĞİM GİBİ....

Dalgalara teget yürüdüm sahil de parmak uclarımla gericekilen dalgalara fiske vurarak... Kardeşim zihnime düşeni yazdım boşluklara affına sığınarak...Süpersin yine .Nazarboncuğu...Yorum harika...