Bir afrika aslanı
çuval gibi karnı
demokrasinin dibinde kemiriyor taşları


Ay flüte giriyor
Ve siyah bir büyücü
uykusunda dinliyor
Ve muhteşem seslerle yükseliyor
Zafer formunda bir uyanış


Aslanların ağzı korkunç
ironik gülüşleri timsahların
Suyun üstünde
Nehir milyonlarca taşıyor
Baharat adalarını


Oğlan nasıl güzel, kızlar keklik bakışlı
Yada dul kraliçe
ve denizci ;
Yolcular terk ediyor sirenleri
Şikayetçi dul kadın
Adanın güneyinde ;



Bir kışla avlusunda
kalk borusuyla küfretmeye başlıyor insanlar
Hayalleri kısa
kapalı fenerleri


uyanıyoruz yavaşça
cıvıyor şamata
otuz beş zürafa gücünde

oğlan ne korkunç, kızlar cehennem bakışlı
Hayat ne sıkıcı
Saat 05:30 da
Yarıyız bu sabahta

Bulaşıcı hastalıklarımız
Yayılıyoruz sokaklarda
Korkunç bir salgın gibi


Tanrım ! bakır sesli horoz üzgün
Bisiklete binen melekler
Çıkıyorlar beşikten
Binlerce şikayet göndermek için


Çocuklar nasıl boğuk
Bir koca ovada
Titreyerek uyanın
Lüks arabalarda seyahat edenler




Toprak nasıl soğuk
Ve yalın ayak çocuklar


Yudum yudum su içiyorlar, zira yılan bile toprağı gada ile yermiş derdi annem
su bıçak gibi soğuk
ağır ağır insan alayı
Vücudun gecesine koşuyor



inatla, sıçrayarak fışkırıyor su topraktan,
alabildigince begonyalar
sanki denizde
Istakoz yuvaları : kapısında nöbetçiler !

Bir okyanusun derinliklerinde
İki güzel balık
beyaz bir ağacın üzerinde söylenmedeler
çığlık çığlığa bir şarkı
ve hakkın yok alabalık alayından
oysa deniz nasıl cömert, toprak nasıl bereketli
ve cimri insanlar


boş gökyüzünde homurdanıyor Tanrı
savaş arabalarına bindirmişte insanları
zafer madalyaları vaad ediyor onlara



Altın kubbe altında
Aceleci haberler ve statik bir bulut,
Çınlıyor yıldızlar


Kulesi asılı Kara Hisarın
Sessizce yakalıyor
Tüm dünyanin haberlerini
Altında tiner içiyor çocuklar !

Çocuklar nasıl vahsi
Tuzağa düşmüş ceylanlar
Çimlerin üzerinde sere serpe elleri
Soluyor bakanların yüzleri


Havaya nefretle karışıyor ninniler
Göğün yeni sesleri
Tedirgin bir sabahta
Bahçelerde gürültüyle açıyor çiçekler
Hakimler nefretle kırıyorlar kalemi
Dışarda oynayan bir köpek sinirli
Güçlü kanatlı melekler yalvarıyor kubbelerde
Aşağıda, mor puslu bir kalabalık var
Haliç akışlarıyla serinliyor
Galata köprüsü bâkir bir mezar gibi: yolcuları ölü!


Ve yüksek ve daha yükseğe kaldırıyor kafasını çocuk
Cennette bir yunus
Portresi bir annenin



Sabah kuşları ve göğsü kızıllar
Pazar giyinmişler
Kocaman kanatlı melekler
Haliç etrafinda


Zeplin sosyetesi
Sesler ağır, homurdanıyor adamlar
istiklal caddesi flüt içiyor adeta



Hepimiz sirk izliyoruz
Bir aslan ve beyaz bir at
ve her ikiside çok benziyor.
Sokak çocuklarına !