8
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1516
Okunma

Geçmişin yarım kalan izleri, gün yüzüne düşer ağır aksak...
Ne güzel günlerdi seninle yaşadığımız
Her anı paylaştığımız
Bulutları özgürlük abidesi yapıp
Huzurla yeni günlere uyanışımız
Zamanla anladım ki
Biz geç kalmışız
Göz açıp kapayıncaya dek bitmesin derken
Ne çabuk geçti
Dört mevsim ayrılık için hep erken
Şimdi içimde matem
Tenimde gül yerine diken
Sancılı doğar güneş
Yokluğundan doğan
Geceden kalma kan ter, bitmeden
Dahası sana isyanım var kader
Alnımdan boşalsın mavzer
Ölüp ölüp yok mu bu dirilmeler
Of kader
Bulutların üzerinde uçarcasına
Sürüp gitsin derken bu rüya
Yok/sunluğuna
Attığım ilk adım da
İnanmak istemezken suskunluğunun adına
Gitme kal
Sarıl bana
Sarıl diyordum oysa sana
Küçük bir çocuk gibi süzülseydik
Uçurtma gibi özgür
Belki bir kelebeğin kanat çırpışı kadar renkli
Bitmeseydik tükenmeseydik keşke
Yetim kalmasaydı yarınlara ekilen umutlar
Ah bitmeseydik böyle
Olmaz ki artık bugünler, dünler
Gelmez ki geriye artık
Çabalasam da olmaz ki eskisi gibi
Ne rüyalar, ne umutlar alır boşluğunun yerini
Dönmez sağanak gülüşler
Toplanmaz kırılıp dökülmüş yürekler
Sarılmaz yaralar açıp
Son sözümüz bu dedik
Biz ayrılığa boyun eğip
Kimsesizliği seçtik
S.C
5.0
100% (12)