14
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
2948
Okunma

“Tanrı öldü”
Diye bağırdı piskopos
O çakmak taşı yüreğin yedi noktasından fışkırınca
Hıçkırmalıydı sonu bozuk hikâyelere
İzleyenler
Kimse öpülmemişti
Alnından
-I-
İliklerimde kurnaz harfsiz acılar
Ters gelen azizenin hayal tufanlarına
İlikleniyorum
8mm projeksiyonda sahnelenirken rüyalar
Gerçek/ dışı yanılsamalar
Kalabalığın içinde Beatnik in alkışı
İle
Satılan
Çığlık/tablosu
Renkli bir kayıplaşmanın
Başlangıç seramiği
-II-
Kimse duymuyordu
Okyanusun derin çatırdayışını
Öyle
O suydu
Dibi var
Üstü yoktu
/
Bozuk moralli hâkimin kırdığı kalemle
Gözleri çizildi kızın
Yeşil bakışları başkasının oldu
/
Onlar ve dudaklar ı
Susuz dervişinkinden farksızlığa
Soyunurken
Su istiyordu
Hep
-III-
Bilinçaltının kömür deposu edilişi
Gece iki sularında
Tutuşurken
Okşanıyordu
Yalanlar
Gerçekler kadar parlıyordu
Yıldızlar
-IV-
Palmiyelerin saçlarına uzanırsak
Saatler haksızlık etmez
Ah zaman diyebilirdi yaşlı ruhlar
Tekrar / tekrar
Köleler
Zindana alışmadan evvel
Tükürürlerdi şans çarklarına
Uyanmadan
Hayatlar
-V-
Zuni potlacında
Tüm mektupları yakıldı tablonun
Olmayan harfleri uçuştu havada
Topal bir amazon yerlisi
Dumanı içine çekti son kere
Evet dedi gök kızıllığı
Zaman deja vu lekesini
Hançere iliştirdi
Yeni suretlerle
Eskileri tartıştı yitecek olanlar
/
Kız
Tabloda imge
Oğlan ise ölü tanrıdan öte değildi
/
-VI-
Merhabalar gerçekleri hiç bilmeden
Elvedalar ciddi bir siyanürle zehirlendi
Attı tüm düğmelerini tablonun alıcı
Öldürdüm tüm mürettebatını dünyanın
/Kendi kendime/
5.0
100% (18)