7
Yorum
33
Beğeni
5,0
Puan
1703
Okunma

Gerçeğin kuruyan ve titreşen yanı
acıkla yükselmiş bir imparatorluk gibi sağlamdır
dingin ve güçle gülümser devamına
bir nebze hiçlikten
bir çokları gibi
çünkü hoyratlığı acının
çiğ bir tutku kadar geçiçi olmamıştır hiç
bu savaşlar kanın lakin hala akmakta olanların
anadolunun peynir ile ekmeği gibi
bizim öykümüz öykümüz ki
anne ellerinden geçmemiş bebeklerin
toprakla
barutla
geçişidir yeryüzünden yükselen göğe
kaygan pıhtısında kışların dar ve yukarı doğrudur uykusuzluğum
her ses birçok şey anlatmaya
her renk görmeye mahkumdur orada kendini
yüzlerin henüz yüzülmemiş yanında
beliren an istemeleri
savaşıyoruz çünkü doğmak
bizim için’den geçti çoktan
doğanlara doğanlardan doğacak olanlara
kalsın diye güneş isteminin hareleri
çölün serapları aşkına
çadırlara dolan nefti ruhlardan
daha çok kanamış
ille de yüreklerde yüzecek bir misal öteki yüzümüz
kuma bakmaktan
kuma batmaya başlanıldığında
ateşlerin içlerinden
ve korunmaktadır bir hayli derlenen uyanışlar
yorulmadım ya da hastalanmadım
dinlenmiş
bir bakıma hayati susmaları
dikine çizgileriyle yaşamış bir alnın yazısıyım
çizgilerin eyleme dönüştüğü yerden
anne eline değebilen yanlarımız
eğri burunlarıyla çekilen kömürün kokusu
ve görüşleri ayrışan sol yumruklarımızdır
kıble bir devrimin başına doğru kaymıştır
artık
faşizmin çölü aşamayan aslanlığı
ölümlü krallığı
bizi yılmayacak düşlerin beşiklerinde sallayan
kuvvetli yaşam tanrılığımız
artık acılar duymayacak
artık ağlamaları teselli edebilecek yaşlara vardığımız
ölüm
özgürlük
ruh
irade
yol
devrim kımıldanmalarıyla başlamış çoktan çatlamalara
ey hayatım
annemin yüzükoyun
koynumda
ellerimin arasında meleklerin çanı
kurban edilen zafer avuçları
çocuk çocuklar çocuklarımızın gözleri
ve havanın sisi sarmalamasıdır bundan ötesi
ilk ders dönüyor geri
ıslak bir çift çoraptan yükselen
dağlı oluşların tecrübeli saklanmaları
gerçek mültecileri
ve beraberinde ilk aşk
emeğin yükselen bütün mücadelesiyle
kavgalara gülümsemek üzere olan hayatlarımız
özgürlüğü satın alamaz
ve fakat satamaz da insan
kaygılanırız değişiriz yine de sevdamız değişmez
döktüğünde mürekkebi hayatın kendini
içimizdeki isyanı serdiğinde yerine göğün
ölme ve dirilme vaktidir artık
adım barış
5.0
100% (17)